I
Kötürüm bir ruhla izlenir bulutların savaşı
Ölüme incecik kollarla ulaşırız
oysa ölüm
En kavileştiği yerde hayatın
gelişir
Geliş ki öylesine kokusuz.
Ölmek erdemdir.
Hayat ne de bağnaz.
yas dumanları tütüyor
Ellerimden
Bense öyle korunaksız
dizlerimden bellidir kaygılarım
evim bir buğday tarlası şimdilerde
Ölüm zihnimde küskün bir uçurum
gözlerim sıcak
namusum dipdiri
ölüm arınıştır ölüm
ki varoluşun en kutlu gerçeği.
II
Ölmek kaygusu
kaygusu ölmek
Ellerine varabilsem dağılır kokusu
korkunun. Yaşamaksa
saplantılı bir arzu
kavuşmak gibi sana.
Ölmek arzusu
arzusu ölmek
Usulca yanaşıyor
hasret ölüme
Ölüm kıskıvrak
sana doğru eğiliyorsa eğer
hasret ölümü bile parçalar
ben onu hep sarı düşledim
Göğsümde ise kırmızı bir gizsin
ölmeyi vadediyorum lavantalarla
Sensiz vakitler karanlık
Sensiz vakitlerde ölüm daha hırslı
Sensiz vakitlerde yaprak döküyor dallarım
Sensiz vakitlerde zaman bile kusurlu
III
Aşk milyon yıllık sermayedir
boyuna tüketilir.
Ölüm asırların gerçeği kullanıldıkça
birikir.
Aşk diyorum ölümle adaştır
Ki aşk ve ölüm analarının
boyuna kavga tutan ikizi
Ölmeyi murad ederim
pencerelerde ihtiyarlamaktansa
bir eylül ayında üstelik
kavuşmak yazılmış değilse
eğer alnacımda
Ölmeyi murad ederim
Yusuf Ekdemir
Kayıt Tarihi : 5.8.2019 19:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!