Kızmazsan Eğer Sana Diyeceklerim Var

Muaz Kalaycı
40

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Kızmazsan Eğer Sana Diyeceklerim Var

Aklımdakileri yazmak için açtığım beyaz ve saf bu word sayfası gibi olmasını isterdim her şeyin. Ancak dokunduğum her tuşun beyazı biraz daha siyaha boyadığını görüyorum. Anlıyorum ki zaman her şeyin ilacı değil aslında.

Yarının kararını vermeye çalışırken bir ömrün kaygısını çekmek ne acı!

Birkaç zerrenin elinde oyun hamuruna dönmüş hayatımızın bir yarını yok oysa.

Bir yelkeni bile olmayan hayatımızın fırtına girdabında çektiği can sıkıcı çaresizliği bizi o sahilden bu sahile atıyor. Günlerden Pazar. Sokaklarda insanlar güneşe tutunuyor. İstanbul yolları istif istif insan kaynıyor. Birileri hayata göz kırpıyor, birileri çoktan gitmiş bile.

Adliye önündeki flaşlar sanıklar için patlamayı bekliyor. Onlar ekmeğini kazanmak için yıldızların altında nöbet tutuyor. Ekmeğini kazanmak için havanın kararmasını bekleyenler ekmeğini çalanların fotoğraflarını çekiyor.

Hasan Doğan Allah’a yürüyor, çoğunuzun anlamını bile bilmediği Ergenekoncular Allah’ın haber verdiklerinden habersiz yanıldıkça yanılıyor. Milli takım finalden finale koşuyor, sıkılan tek kurşun bir ruhun kuş olup bedenden göçmesine sebep oluyor. Aksiyon yaratmaya kararlı gençler motosikletleri üzerinde hız yarışına çıkıyor, papatyalı bayramlığı üzerinde kızın nefes nefes çektiği tozlar terleyen bedeninde çamura dönüyor. Bir delikanlı, nefes almak için meleğe tutunan babası sırtında hastaneye koşuyor, elindeki sopa hıncını almaya çalışan diğer evlat, alnı rükûda babasını hastanelik ediyor. Birisi kader diyor, birisi kadere sövüyor. Yaman çelişki işte, böyle sürüp gidiyor.

Ağarmak bilmeyen saçlarım tel tel dökülüyor. Tel tel dökülen saçlarım bir şeylerin tükendiğine işaret ediyor. Evimde yine yalnızım. Televizyonu açmak içimden gelmiyor. Ama içimden gelen başka bir ses benden televizyonu açmamı istiyor. Televizyonu açıyorum, kepazeliğin türlü çeşitleri huzurumda, üzülüyorum. Şaşırmıyorum. Televizyonu kapatıyorum. “İşte” diyorum, “işte Muaz, yazacak bir konu daha sana” Ama ben yazmıyorum. Çünkü yazdıkça yazılası daha binlerce yara olduğunu fark ediyorum.

Aklımdakileri yazdığım bu word sayfası gibi olmasını isterdim her şeyin. Yazılanların üzerine gelip “sil”e dokunduğumda her şeyin beyaza döndüğünü görüyorum.

Muaz Kalaycı
Kayıt Tarihi : 9.7.2008 01:01:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Muaz Kalaycı