MANİLER
I
Havva ile Adem den
Etek ile fistan giydiren
Ay’ı on yaş gören
Erkek olmuşta söyleyen
Sünnetçi bir bey vardı
Bizim sitede genç yârdı
Harun dostun gönlü hardı
Buharlandı yağan kardı
Gökte yıldız saydım
Elmayı yapraksız sandım
Dost dilinde yılan andım
Yıldız sarayında kaldım
Tatlı diller acı olmaz
Mekke’de yer bulamaz
Cennete gönül durmaz
Asa elinde yer yarılmaz
Bizim yörenin üzümü
Tadımlık iki gözümü
Yer içinde bakma söz mü
Kayseri mantısı öz mü
Irman’ı yokuş eylemem
Dağı yabanı belemem
Bostanlara ben ellemem
Yiğitlere kin tutmam
Şu karışık turşular var
Vurma gözlü turnalar
Kerbela’da Hüseyin olmuşlar
Ali’nin türbesini vurmuşlar
Güneş kavurdu yakıyor
Yâr yoluna kan akıyor
Hasımları pusuya yatıyor
Yiğit dağda su taşıyor
II
Yusuf’um kulaklar çınla dı
Şeytan Çinleri tırmıkla dı
Sevda düşte yorganla dı
Yüreği yanık gece parladı
Eşek’i saldık çayıra
Yiğit ayıla bayıla
Şarap bulmuş hayıra
Kışın samanlıkta bulana
Sanatın sanatçının eseri
Su bulanık az eseni
Rüzgâr da gün geceni
Yusuf’un yarasını deşeni
Sade bu değil yazan
Arabaya binip gaza basan
Kızlara yok yere hava atan
Kış gününde yalnız yatan
Derelerin çimeninde
Güzeller bir tane içinde
Nazar değsin gelinciğe
Deli kanlının ayağında çizme
Ellerini kaldır havaya
Yalvarma boş yere tavana
Balinalar vurmuş karaya
Gözlerin bakmasın aya
Zil çalar çocuklar koşar
Öğretmen tarihte coşar
Kızlar oradan oraya koşar
Maniler içinde anı yaşar
Masalar üzerinde gül
Kafesler içinde bülbül
Konuşur kargada bir gün
Dertli dertli öter bülbül
III
Yârin dudakları şarap
Gözlerin olmuş harap
Elerin nasır tutmuş ahbap
Yanakların kızarır ışığı kapat
Yedi cücenin yedisi de
Bir sindire la sevmiş hepsi de
Bal kabağı gelmiş tepside
Maniler bozulmuş saat 24 de
Kızlar giyer mini etek
Bacakları acık yeşil ördek
Avcı olmuş yiğit döşek
Yusuf’um vurmaz güdek
Çağlayan oldu nehirler
Yılanlar adamı zehirler
Sele kapılmayalım beyler
Yusuf’um olmaz yerler
Yangınlarda kaldı yanmaz
O çirkin bir güzel olmaz
Sevmeyen seveni arzulamaz
Yusuf’um toprakta kalmaz
Ekin ekili tarlalarda
Geçiler çıkmış dağa
Koyun meliyor kuzuya
Bahar geliyor kırlara
Dünyada barış mı var
Güzeller koynunda nar mı var
Doruklara yarış mı var
Kız beliklerinde toka var
Siyah beyaz ayırana
Ankara da adam kayırana
Göle maya çalana
İmam bayıldı ya vurana
IV
Kimler geldi kimler geçti
Yâr gözünde ömür yetti
Kırlarda gül yerine ot bitti
Kimler öldü kimler dirildi
Sahada filelere gol atılar
Alkış tutup bet şişe atılar
Tek kırmızı kart saydılar
Bir ile altı da kaldılar
Kırlangıçlar olsa da
Benim dalıma konsa da
Buzlar eriyip su olsa da
Kırlangıç yuvası çamursa
Disko da sekenler
Eğlenceyi böyle bilenler
Gece geç saate gelenler
Tepinmekle dans edenler
Can vereyim yoluna
Sevgilim gel gir koluma
Sol kolum yaralı dokunma
Yusuf’um sakin sokula
Yusuf Ter 06.09.04
Saat 10:45 İsviçre
Kayıt Tarihi : 21.10.2004 12:46:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yusuf Ter](https://www.antoloji.com/i/siir/2004/10/21/kizlar-mini-etek.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!