Çocuğum, görüyorsun, boyun eğiyorum.
Benim gibi yap: Dünyadan uzak yaşa;
Mutlu mu? Hayır; galip mi? Aslâ.
-Başkaldırma !-
İyi ve uysal ol, başın saygıyla kalksın.
Gün, alevini nasıl veriyorsa göklere,
Çocuğum, ruhunu bırak sen de
Gözlerinin maviliklerine!
Hiçbi şey mutlu değildir ve hiçbir şey galip değil.
Saat herkes için, tamamlanmamış;
Saat bir gölgedir, çocuk ve hayatımız
Ondan yapılmış.
Evet, bütün insanlar kaderlerinden bıkmış.
Mutlu olmak için, herkese, - hırçındır hayat!-
Her şey eksik. Her şey, yani
Az bir şey, heyhat!.
Bu az şey şudur, kendince,
Herbiri onu arar ve arzu eder evrende:
Bir isim, biraz altın, bir bakış, bir kelime,
Bir gülümseme!
Sevinç, aşksız yaşayan büyük kırallarda bulunmaz;
Su damlası sınırsız çöllerde olmaz.
İnsan bir kuyudur, eksiklik her zaman
Ortadan kalkmaz.
Bizim yücelttiğimiz düşünürlere bak,
Yazgısı bize hakim olan kahramanlara ,
Karanlık ufkumuz o isimlerle hep
Aydınlanmakta!
Bir meşale gibi, sayısız ışınlarıyla,
Gözümüzü kamaştırdıktan sonra,
Onlar bir parça gölge aramaya gittiler
Mezarda .
Sıkıntılarımızı ve acılarımızı bilen gök,
Boş ve çınlayan günlerimize acıyor.
Her sabah, gün ağarmalarımızı
Gözyaşlarıyla yıkıyor.
Tanrı bizi, her adımımızda, aydınlatır,
Üzerinde durduğu ve üzerinde durduğumuz;
Öteki dünyanın kendi kanunu vardır,
Ve bizim kanunlarımız !
Bu kutsal kanuna uymak gerek.
İşte şu, her ruh ulaşabilir ona :
Hiçbir şeyden nefret etmemek, herşeyi sevmek,
Her şeyden şikayet etmek ya da !
Victor Hugo
Çev. Sunar Yazıcıoğlu
Kayıt Tarihi : 16.12.2017 23:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!