İki yavru, birbirine sarılmış
Gülmüyor yüzleri, sandım, darılmış
En son; senin, kenarında görülmüş
Kızılırmak; sen mi aldın yavrumu?
Oyuncağın yarısı yok, kırılmış
İnadına; yerden, yere vurulmuş
Sanki; yavrumu alıp da, durulmuş
Kızılırmak; sen mi aldın yavrumu?
Ben yavruma; yedirdim de, yemedim
Kaşının altında; gözün, demedim
Beş yaşında idi, benim Memedim
Kızılırmak; sen mi aldın yavrumu?
Gül yüzlümü; köşe, bucak aradım
Daha sabah, saçlarını taradım
Düğününü görmek idi, muradım
Kızılırmak; sen mi aldın yavrumu?
Dağlar, taşlar, feryadımı dinlesin
Murat Doludizgin; varsın, inlesin
Duymuyorsan, kulakların çınlasın
Kızılırmak; sen mi aldın yavrumu?
Kayıt Tarihi : 25.6.2010 11:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!