KIZILIRMAK
Üzerine sis düşmüş perdelemiş yüzünü
Neden durgun bakarsın niyedir bu kavrulmak?
Yine yanmış yüreğin duman sarmış özünü
Yakışır mı sana hiç sessiz sedasız durmak
Çağlayarak çoş da gel hey gidi kızılırmak
Geçtiğin toprakların kıyısına kent kurduk
Barajlar inşa edip üzerine bent kurduk
Biz ektik sen suladın karnımızı doyurduk
Yakışır mı sana hiç dişlerine gem vurmak?
Yık dağları taşta gel hey gidi kızılırmak
Kınalı gelinleri muradına ermeden
Sen almışsın koynuna sahibine vermeden
Bu kadar mı çok sevdin ağıtları görmeden?
Yakışır mı sana hiç sevenleri ayırmak?
Sevgiline koşta gel hey gidi kızılırmak
İnsanlara kızınca döktürmüşsün fendini
Zincirini kırmışsın yıkmışsın tüm bendini
Ne öfkenle zarar ver ne heba et kendini
Yakışır mı sana hiç bir filiz dalı kırmak?
Enginlerden aşta gel hey gidi kızılırmak
Yanıksı sevdaların türküsünde sen varsın
Bağrı yanmış toprağı bereketle sularsın
Secdededir hep alnın hep mi namaz kılarsın?
Yakışır mı sana hiç Rabbine baş kaldırmak?
Aşk oduyla pişte gel hey gidi kızılırmak
• Şiirinizi Düzenlemek İçin Tıklayın.
Kayıt Tarihi : 15.2.2011 16:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!