feleğin pençesi tuttu boynumdan
gür gür kaynar suya daldırdı beni
çıkardı bir davul bir tef koynumdan
melodik dramla çaldırdı beni
sanki borclu çıktım aşka fidyede
uzandım biçare meşin sedyede
nekahat devrinde sosyal medyada
arkadaş kaydından sildirdi beni
bakışında batar oldu yün pamuk
kurudu damarım büküldü kemik
şimdiki halim o derece komik
çoluğa çocuğa güldürdü beni
ben ondan bir nebze ümit beklerken
dertlerime yeni dertler eklerken
yüreğimi onun için saklarken
elemle kederle doldurdu beni
papatya falında dilek diledi
göz göze gelince lafı doladı
ne bir lokma verdi ne de suladı
bahar mevsiminde soldurdu beni
geceleri onu arıyordum da
uyurken vuslata eriyordum da
kızıl saçlarını tarıyordum da
en tatlı rüyadan kaldırdı beni
berrak yüzü benzer kaygan sırçaya
kıskançlık yetirir sesi serçeye
sayamayacağım kadar parçaya
lime lime etti böldürdü beni
şapkamı selamlık sallayacakdım
yakamı düzeltip gülleyecekdim
babamı da dünür yollayacakdım
anasına kötü bildirdi beni
bilmedim suç muydu ona tutulmam
çile ordusuna asker katılmam
elimi uzatıp geri itilmem
sevgiden sefadan yıldırdı beni
hayat sınırlıdır gidiyor giden
sormamız abestir bu gidiş neden
nefesle hareket etse de beden
Kızıl saçlı bir kız öldürdü beni
15 Nisan 2017
Aydın Bayrakdar
Kayıt Tarihi : 26.4.2017 20:35:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Aydın Bayrakdar](https://www.antoloji.com/i/siir/2017/04/26/kizil-sacli-3.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!