Kız Narin ( Meczup ile sümbül) den

Oturmuşuz Tarabya’da,
Otelin son katına, cam kenarına,
Yeni sevgilim dediğim kız narin,
Bir başka alemdeyiz sanki,
Ve Boğaz’ın tüm güzelliği ayağımızın altında,
Hoşça da bir sohbete dalmışız,
Bir buse, sigara dumanı gibi içimi ısıtmış,
Zaten ortam ılık bir süt damlası,
Yeni sevgilim dediğim kız narin,
Ve birden, o eşsiz masmavi gözleriyle,
Sere serpe gözlerimin içine dalıyor,
Dalıyor da bakışlarından yakalıyorum onu gizlice,
Bana âşık olduğunu sanıyor,
Ama aşk sendin, aşk geçmiş zamandı,
Aşk ulaşılmazlığın gizeminde değildi yani,
Bilirsin aşkın tek tarifi aşktır, sonsuzluk gibi, ilacı da sen,
Hani derler ya, karanlık ışığın olmadığı yer değil, sensizliktir,
Şimdi yoksun, donar karanlığında bedenim,
İşte tam da bu feci sensizlik yangınında,
Hani azıcık acını, belki unutabilmek için,
Sensiz kalabilmek için artık, o hain gecelerde,
Hani içimdeki yokluğunu, birazcık azaltabilmeye,
Bir de korkularımı saklayabilmek için, sensizlikten,
Sinsice bakışlarından yakalıyorum onu,
Sere serpe gözlerinin içine dalarak,
Yeni sevgilim dediğim kız narin,
Dudakları menekşe, elleri bir destan,
Ruhu aziz bir melek, nameleri şifalı bir dua,
İçimde bin bir çeşit fırtına, içimde sensizlik,
Karşımda masumiyet, karşımda hassas dişilik,
Karşımda fora yelken açılmış, yeni güzel bir aşk,
Sana yazdığım bir şiiri okudum ona,
Şimdi aşk bakışları, taşıyor yüreğime,
Gözlerim sonuna kadar açık, seni düşlüyorum,
Sanki senmişsin gibi, dokunuyorum ona,
Sanki senmişsin gibi, öpüyorum,
Sanki senmişsin gibi, o narin kızın ellerini tutarak,
Gözbebeğinde, sanki senin gülüşünü görüyorum,
Ve sensiz kalabilmek için, hain gecelerde,
Hani içimdeki yokluğunu, birazcık azaltabilmek için,
Ne kadar kıyaslasam da bu narin aşkı senle,
Bütün geçmiş hatıralar, şu an önüme dökülse de,
Bugün her şey seni andırsa da bana,
Her şey gözümün önünde delice tütsen de,
Sinsice bakışlarından yakalıyorum onu,
Sere serpe gözlerinin içine dalarak,
Yeni sevgilim dediğim kız narin,