“ Yapmayın! Vurmayın bana ne olursunuz. Yalvarıyorum size. Ben size hiçbir kötülük yapmadım. Ne suçum günahım var benim. Ben de sizin gibi dünyaya geldim. Sizin gibi de ruhumu teslim edeceğim. Lütfen! Yüzüme vurmayın! “
Yediğim onca dayağın etkisiyle bayılmış olmalıydım. Hatırladığım tek şey beni döven irili ufaklı dört ya da beş kişilik erkekten oluşan gurubun arasında pinpon topu gibi oradan oraya savruluşum ve onlara yalvarışlarımdı.
Beni dövdükten sonra öylece kaldırımın üzerinde bırakıp gitmişlerdi. Kendime geldiğimde, etrafıma dayaktan feci şekilde şişmiş gözlerimi aralamaya çalışarak, bakmaya çalıştım. Etraf, epeyce kalabalıklaşmıştı. Ama nedense kimse bana yardım etme gereği duymamıştı. Ne kadar orada, o şekilde yattığımı bilmiyorum ama buz gibi kesilmişti vücudum. Kemiklerim feci şekilde ağrıyordu. Sanki üzerimden dozer geçmiş gibi hissediyordum kendimi.
ne çeyiz sandığının ceviz gölgesi
ve ne de acının ses duvarındaki
yorgun ve bıkkın bekleyişler
Acılar karartmışsa bile günlerin duvağını
Malesef bu durumda olan çok kişi var sonuş bataklık hüzünlüydü ..yüreğinize sağlık arkadaşım
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta