Kıymetli bir dostun ardından... deneme

Adem Yıldırım
120

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Kıymetli bir dostun ardından... deneme

Dinle Ahbap…!

Üç günlük dünyanın nesine tamah eder ki insan, hangi menfaate kurban edilebilir bir can? Dostluk cümle âlemin diline pelesenk olan bu kavramın değeri ne, ne ile ölçülür ki ederi?
Hangi sinir hali silebilir yılların izlerini, bu kadar basit mi? İlla toprağa mı girmeli kıymetlenmek için, bir kişi bile kıymet vermez mi?

Hiç bir dostunu toprağa verdin mi Kış mevsiminin ayaz bir gününde? Ben daha birkaç gün önce verdim. İçimde bir üşüme derinlerden gelen bir titreme, havanın soğuk oluşundan değil, bir dostun daha sıcaklığını kaybedişimden. Ve o an anladım ki insan kaybetmeden bilemiyor elindekilerin kıymetini, ben de bilemedim, anlayamadım kadir kıymetini…

Sadece ben mi bilmiyorum?
Sadece ben mi vefasızım? Hayır dünya, hayatın ta kendisi vefasız ki, sadece ben değil herkes vefasız. Mezarlıkta düşündüğüm ilk şey, yıllarca gözlerinden ve yüzünden gözlerimi almadığım, bir derdi, bir arzusu mu var diye dudaklarından çıkacak her kelimeye kulak kesildiklerimde toprağa girince mi anlarlar kıymetimi yoksa uçurumun kenarına gelmeden tutarlar mı elimden…

Kırılmalar, darılmalar olmayacak mı? Olacak, olmalı çünkü dostluğu olgunlaştıran da hüzün ve üzüntülerdir, yüreği olgunlaştırdığı gibi. Ama hiçbir üzüntü ve ne derece olursa olsun hiçbir öfke dostluğu yenememeli. Aksi halde dostluk denilebilir mi adına yaşanan her neyse?

Bir dost, bir post yeter bana” demiş şair. Ekmek, su, para, dememiş dost demiş, bir dost. Bilmem anlatabiliyor muyum? Dostluk dediğin öyle maddi, manevi şeylerle bozulmayacak arkadaş. Yok takımmış, partiymiş, fikirmiş öyle ya da böyle fındık kabuğunu doldurmayacak şeylerle dostluk bozulmaz, bozulamaz, bozulamamalı arkadaş. Dosttan utanılmaz, varsa ayıbı örtersin, derdi varsa paylaşırsın, yardımına koşarsın, ilk hatasında defedemezsin başından. Öyle olsa dost mu denir sana, dostluk mu denir yaptığına?

Kıymet bil ahbap, dostunun, arkadaşının kıymetini bil yoksa bir gün bakarsın helallik alamadan kaybetmişsin. Yarına değil bir nefes sonrasına çıkacağımız belli değil, ölüm dediğin sırasıyla gelmiyor ki. Kocaman bir boşluk ile her geçen gün artan pişmanlık ve vicdan azabıyla kalan hayatını geçirmek çok zor inan. Keşkeler başına çöreklenir, vuracağın koca kaya ve beton yığınları ara bulamazsın. Çünkü dostunu kaybetmekle sadece bir insanı değil, hayat ışığını da yitirmiş olursun. Başka bir dost mu? Bir deniz fenerinin yerini hangi mum alabilir ki?

Dinle ahbap..!
Unutma ölüm her an hepimizin ensesinde, elinden uçup gitmeden önce dostunun kadrini kıymetini bil…

Ama dostunu da iyi seç, dost olsun, doğru olsun. Sonra benim gibi kaybettiklerine ağlarsın. Her başına üşüşene de dost diye sarılma, kulak ver bak ne diyorum...

Her yüzümüze güleni biz dost sandık,
Hayallerimizi gasp ettiler sandık sandık…

Unutmaman dileğiyle,Hoşcakal……

Hakkını helal et……

03/12/2013 Erzincan

Adem Yıldırım
Kayıt Tarihi : 6.12.2013 09:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hatice Tural
    Hatice Tural

    İnsanı düşündüren duygusal şiir saygılar.

    Cevap Yaz
  • Can Abdullah Yıldırım
    Can Abdullah Yıldırım

    Çok doğru ve o kadar güzel demişsin Adem şairimiz ellerine yüreğine sağlık

    Cevap Yaz
  • Alaaddin Uygun
    Alaaddin Uygun

    yürek burksada,,tebriklerle

    Cevap Yaz
  • Meltem Ege
    Meltem Ege

    Unutma ölüm her an hepimizin ensesinde, elinden uçup gitmeden önce dostunun kadrini kıymetini bil…

    ne kadar yerinde sözler adem can...
    ne dokunaklı bir yazıydı..
    kalemin dert görmesin..gidenin mekanı cennet olsun..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (4)

Adem Yıldırım