Kıyı Yazıları - S.O.S lu Yılbaşı Geyiği ...

Nilgün Budak
25

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Bir yıl daha geldi geçti işte. Yürüyerek, koşarak; kimin işine hangisi geliyorsa o dolmuşa binerek, dolduruşa gelerek; 'yok ben dolduruşa gelmem, dolmuşa da binmedim binmem, sera gazından bana ne 4x4 le gezerim, arazi mi asfalt mı bakmam' diyerek, yolsuzluğa hırsızlığa kırmızısından yeni donlar biçerek, KÜRECEK bir ısınıp, bir krize girerek; “açılsak mı açılmasak mı”diyerek, yeni bir hayvan türü griple daha tanışarak, tanışmaktan kaçarak; kocaman sene geçti gitti.

İstemek başarmanın yarısıysa; özellikle politikacıların barış, sağlık, huzur, bol kazanç isteklerinin temenniden öteye geçmemesine ne demeliyiz? Bu olumsuzluğun; ya isteyenler, ya istenen şey ya da isteyenlerin istedikleri yerleriyle bir ilgisi olmalı. Yürekten mi istediler, böbrekten, dalaktan mı, ya da dil ucuyla mı! ... Sorun isteyenlerde veya istenen şeylerde olsaydı, isteyenlerin kendilerinin de dahil oldukları 'istedikleri kesim' nasıl ihya olurlardı?

Güle güle eski yıl hoşgeldin yeni yıl sloganlarıyla, herşeye rağmen umutla bakarız yeni yıla ve ilk umudumuz ilk yenilgimize dönüşürse endişesine rağmen piyango biletimizi de alırız. Yeni yılın ilk dakikalarına 'ya milyoner olursak' hayaliyle girebilmek için alınan biletler, şanslı bir kaç kişinin dışında kalanların elinde patlayacaktır ve ilk hayal kırıklığımızla yolumuza devam edeceğizdir. Öldürmeyen acı güçlendirir diyerek bu talihsiz olayla yeni seneye daha bir güçlü başlamamız bile olası! Beslenme biçimimizden ve türkülerimizden de bellidir ki biz acıyı seven bir milletiz.
Ayrıca biz milletçe pırıltıları, simleri, alları, pulları da severiz ki bunu anlamak için de padişahlarımızın kılık kıyafetlerine bakmak kafidir. Genlerimizde var. Ama iyi ki genlerimizden gelen bu al pul merakı padişahların giysi tarzlarını günümüze taşıma biçiminde sürmemiş. Düşünsenize kırmızı spor arabasından elinde dizüstü bilgisayarıyla inen bir iş adamı ve üstünde sim işlemeli bir kaftan!

Tamamını Oku