Kıyamet Ve Haşir (dirilmek)

Osman Karahasanoğlu
3299

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Kıyamet Ve Haşir (dirilmek)

Daha önce değindiğimiz konuları
kısaca özetler isek;
İnsanın Yaradılış Gayesi
Nereden geliyoruz?
Dünyada işimiz nedir?
Gençlik, İhtiyarlık, Ölümü, Kabri, Berzah, Kıyamet, Haşiri,
Mahşer yeri (Arasat günü) ,
Siccin, İlliyyin, Amel defteri,
Hesap gününü ve Mizanı işlemiştik.
Yazımızın yeni konusu KIYAMET VE HAŞİR (DİRİLMEK )olacaktır
Nereye gidiyoruz?
Sorularına cevap bulmaktır.
İnsanın bu yolculuğu nereden başlar nereye kadar gider?
“O yolculuk ise:
1-Âlem-i ervahtan,(ruhlar âlemimden)
2-Rahm-ı maderden,(anne karnından)
3-Dünya
4-Sabavetten,(çocukluktan)
5-Gençlik
6-İhtiyarlık
7-Ölüm
8-Kabirden,(cesetlerin topraktaki yerleri)
9-Berzah,(ölenlerin ruhlarının kıyamete kadar kaldığı yer, tünel)
10-Kıyamet ve Haşir(dirilmek)
11-Mahşer-(Arasat meydanı) (Diriltilen insanların toplandığı mekân)
12-Amel defteri-Siccin (Günah işleyenlerin amel defteri)
13-Amel defteri-İlliyyin (Sevap işleyenlerin amel defteri)
14-Amel Defteri ve Kiramen Kâtibi iki melek
15-Hesap günü
16-Mizan(terazi)
17-Sırat köprüsü
18-Cennet
19-Araf
20- Cehennem (sakar kırmızı ateş) denen bir uzun sefer-i imtihandır.
Bu sorulardan bu günkü konumuz
10.maddede yer alan KIYAMET VE HAŞİR (DİRİLMEK ) olacaktır.
Dünyadaki yolculuğumuz devam etmektedir.
İslam'a göre kıyamet nedir?
Kıyamet, “kalkmak, dikilmek, ayaklanmak” anlamlarına gelir.
Namazın içinde olan farzlardan biri kıyam farzıdır.
Kıyamet, evrenin düzeninin bozulması, her şeyin alt üst edilerek yok olması, yok olan ve ölen şeylerin yeniden yaratılıp diriltilerek ayağa kalkması ve mahşere doğru yönelmesi demektir. Bu durumda kıyamet genel bir ölümden sonra genel bir dirilişi kapsamaktadır
Ölenlerin tekrar dirilmesine kıyamet denir.
Kıyametin küçük ve büyük, yani uzak ve yakın alametleri vardır.
Bunların bir kısmı çok daha önce, bir kısmı da hemen kıyamet kopmadan önce gerçekleşen olayları içerir. Kıyamet alametleriyle ilgili çok hadis ve ayet vardır. Biz sadece birkaçıyla yetineceğiz.
KIYAMETİN DİĞER İSİMLERİ
Kur’an’da kıyamet günü; saat, vâkıa (kesin olarak meydana gelecek olan), et-tâmmetü’l-kübrâ (en büyük felâket ve belâ), hâkka (gerçek olan), gaşiye (şiddetiyle birden bire halkı saran), karia (kapıyı çalacak gerçek) gibi isimlerle de anılmıştır.
HAŞİR:Ne demek?
Bu kelimenin lügat anlamına bakalım.
1-Toplanmak, bir araya gelme
2-Kıyamet gününde ruhların cesetlere gelmesi ölülerindiriltilmesi, mahşer yerine gelmesi olayıdır.
KIYAMET ALÂMETLERİ (EŞRÂTÜ‘S-SÂAT)
Kıyamet alâmetleri, insan iradesine bağlı olması veya olmaması, kıyametin kopuşuna çok yakın bulunup bulunmaması durumu göz önünde tutularak iki başlık altında incelenir: Küçük alâmetler, büyük alâmetler. Alâmetlerin büyük veya küçük diye nitelenmeleri önemlerinden dolayı değil, açıklanan sebepten dolayıdır.
1- Küçük Alâmetler
Dinî emirlerin ihmal edilmesi ve ahlâkın bozulması gibi insan iradesine bağlı olarak büyük alâmetlerden çok önce meydana gelecek olan olaylardır. Peygamberimiz’in gönderilmesi ve onunla peygamberliğin sona ermesi, ilmin ortadan kalkıp bilgisizliğin artması, şarap içme ve zinanın açıkça yapılır olması, ehliyetsiz insanların söz sahibi olması, adam öldürme olaylarının artması, dünya malının bollaşması, zekât verecek fakirin bulunmaması gibi olaylar kıyametin küçük alâmetlerinin bazılarıdır (1)
2- Büyük Alâmetler
Kıyametin kopmasının hemen öncesinde meydana gelecek ve birbirini izleyecek olan olaylardır. Büyük alâmetler, tabiat kanunlarını aşan ve insan iradesinin dışında gerçekleşen olaylardır.
Hz. Peygamber bir hadislerinde, “Kıyametten önce on alâmet görmediğiniz sürece dünyanın sonu gelmez” buyurmuş ve bu alâmetleri şu şekilde sıralamıştır” (2)
a) Duman: Müminleri nezleye tutulmuş gibi bir duruma getiren ve kâfirleri sarhoş eden bir dumanın çıkışı ve bütün yeryüzünü kaplaması.
b) Deccâl: Bu isimde bir şahıs çıkacak ve Tanrılık iddiasında bulunacak, istidrâc denilen bazı olağan üstülükler gösterecek ve Îsâ tarafından öldürülecektir.
c) Dâbbetü’l-arz: Bu isimde bir canlı çıkacak, yanında Hz. Mûsâ’nın asâsı ve Hz. Süleyman’ın mührü bulunacak, asâ ile müminin yüzünü aydınlatacak, mühür ile kâfirin burnunu kıracak, böylelikle müminlerin ve kâfirlerin tanınmaları sağlanacaktır.
d) Güneşin Batıdan Doğması: Evrenin tek hâkimi Allah’ın emriyle güneş batıdan doğacak, bu olaydan sonra iman edenlerin imanı, kendilerine hiçbir fayda vermeyecektir.
e) Ye’cûc ve Me’cûc’ün Çıkması: Bu isimde iki topluluğun yeryüzüne dağılarak bir süre bozgunculuk yapmaları da kıyametin bir başka büyük alâmetidir.
f) Hz. Îsâ’nın Gökten İnmesi: Hz. Îsâ kıyametin kopmasına yakın gökten inecek, insanlar arasında adaletle hükmedecek, Hz. Peygamber’in dini üzere amel edecek, deccâli öldürecek, sonra da ölecektir.
g) Yer Çöküntüsü. Biri doğuda, biri batıda, biri de Arap yarımadasında olmak üzere üç yer çöküntüsü meydana gelecektir.
h) Ateş Çıkması: Hicaz taraflarında büyük bir ateş çıkacak ve her tarafı aydınlatacaktır.
Kıyamet alâmetleriyle ilgili olarak hadis kitaplarımızda pek çok rivayet ve bilgi bulunmaktadır. Âhiretle ilgili diğer konularda olduğu gibi kıyamet alâmetlerinin mahiyeti konusunda da gerçek bilgi sahibi yüce Allah’tır. Onların gerçek yüzü bilinemez. Ancak bazı yorumlar yapılabilir, mahiyeti ise Allah’a havale edilir
KIYAMET ALAMETLERİNDEN BAHSEDEN HADİSLER:
Bunların geneli ahir zamanda insanların fesat içerisinde olup aralarındaki fitnenin çoğalıp Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yolundan uzaklaşmaları Sebebiyledir.
Bunlardan bir kaçını zikredelim. Cebrail:
...O halde bana onun alametleri hakkında haber ver dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Cariyenin efendisini doğurması, çıplak ayaklı elbisesiz fakir koyun çobanlarının yüksek bina yapmakta birbirleriyle yarıştıklarını görmen.” (3)
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘İki büyük Müslüman gurup birbirleriyle savaşmadıkça kıyamet kopmayacaktır! Bu iki gurubun davaları bir olduğu halde aralarında büyük bir savaş olacaktır!’ buyurdu.”(4)
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Bir adam Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e Kıyamet saati ne zaman gerçekleşecek? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
-‘Emanet zâyi edildiği vakit kıyamet saatini bekle!’ buyurdu.
Adam:
-Emaneti zâyi etmek nasıldır? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
-‘İşler ehlinin gayrına tevdi edildiği zaman kıyamet saatini bekle!’ buyurdu.” (5)
DİRİLİŞ (HAŞİR) HADİSLER:
Hz Peygamber de çeşitli hadislerinde, öldükten sonra tekrar diriltme konusunda bilgi vermiştir
**"insanın kuyruk sokumu kemiği dışındaki her şeyi, ölümünden sonra çürüyüp yok olacaktır Kıyamet günü tekrar diriltme bu çürümeyen parçadan olacaktır" (6)
** “kıyamet gününde bütün insanların diriltileceği, kabirden de ilk defa Hz Muhammed'in kalkacağı bildirilmektedir”(7)
** “Hz Peygamber bir hadislerinde, insanların diriltilirken ilk yaratılışlarındaki gibi olacaklarını haber vermiş “ (8)
**”Başka bir başka hadiste de "Her kul, öldüğü hal üzere diriltilir" buyurmuştur”(9)
Kıyamet günü önce müminlerin ruhları alınarak âhirete göçmeleri sağlanacak, böylece kıyamet, insanların kötüleri ve kâfirler üzerine kopacaktır.(10)
KURANDA KIYAMET İLE İLGİLİ ÇOK AYET GEÖMEKTEDİR
BUNLARDAN SADECE BİR KAÇINI BURAYA ALDIM
Kıyametin kopuş saatini Allah’tan başka kimse bilemez. Bu hususta Allah şöyle buyurmaktadır:
“Kıyamet saati hakkındaki bilgi Allah’ın indindedir.”(11)
Bağs (Öldükten Sonra Tekrar Dirilme)
Birinci sûra üflenişten sonra ikinci kez sûra üflenir, bu üflenişle beraber ölülere tekrar hayat verilir. İşte bağs dediğimiz tekrar dirilme olayı budur.
“Sûra üflendi. Şimdi onlar kabirlerinden kalkıp Rab’lerine koşuyorlar. Vay bize! bizi yattığımız yerden kim kaldırdı! İşte Rahmânın va’d ettiği şey budur. Demek Rasuller doğru söylüyormuş dediler.”(12)
Ahiret Gününe İmanın Delilleri
Kur’an, sünnet, akıl ve fıtratı selime ahiret gününe iman etmemizi gerekli kılıyor. Allah-u Teâlâ Kitabında ahiret gününe imanın gerekliliğini sıkça zikretmiş ve onun mutlaka gerçekleşeceğini haber vermiştir.
Kıyamet gününe iman etmeyenlerin şüphelerini akli ve nakli delillerle boşa çıkarmıştır. Allah-u Teâlâ ahiret gününe imanın gerekliliği hususunda şöyle buyurmuştur:
**“Kıyamet saati mutlaka gelecektir. Bunda asla şüphe yoktur.”(13)
**“Kıyamet saati mutlaka gelecektir. Kıyamete iman etmeyen ve kendi hevasına uyan kimse seni ona imandan alıkoymasın sonra helak olup gidersin.” (14)
**“Sura üflendiğinde göklerde ve yerde olanlar kendilerinden geçip yere yıkılırlar. Ancak Allah’ın dilediği kalır. Sonra sura bir daha üflenir, birden onlar mezardan kalkıp bakarlar.”(15)
**“...İlk yaratmaya başladığımız gibi tekrar iade edeceğiz; bu üzerimize bir va’ddir; biz bunu mutlaka yapacağız.” (16)
**“Allah, kendinden başka ilah yoktur! Sizi mutlaka kıyamet gününde bir araya toplayacaktır. Bunda şüphe yoktur. Allah’tan daha doğru sözlü kim olabilir.” (17)
** “Ayet; Allah, diriyi ölüden çıkarır, ölüyü de diriden çıkarır. Ölümünden sonra yeryüzünü diriltir. Siz de (mezarlarınızdan) işte böyle çıkarılacaksınız.”(18)
**“Ayet; Allah’ın rahmetinin eserlerine bak! Yeryüzünü ölümünden sonra nasıl diriltiyor. Şüphe yok ki, o ölüleri de elbette diriltecektir. O her şeye hakkıyla gücü yetendir.”(18)
** “İnsan kıyamet günü ne zamanmış? diye sorar. İşte göz kamaştığı, ay tutulduğu, güneşle ay bir araya getirildiği zaman! O gün insan ‘kaçacak yer neresi?’ diyecektir. Hayır, hayır! (Kaçıp) sığınacak yer yoktur. O gün varıp durulacak yer, sadece Rabbinin huzurudur”(19)
**“Gökyüzü yarıldığı, yıldızlar döküldüğü, denizler birbirine katıldığı, kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, insanoğlu (yapıp) gönderdiklerini ve (yapamayıp) geride bıraktıklarını bir bir anlar” (20)
**"Sana saati (kıyamet) ne zaman olacağını (karar kılındığını) soruyorlar.
**De ki: "Onun ilmi ancak Rabbimin katındadır. Onun vaktini O'ndan başkası açıklayamaz. Yerlere ve göklere ağır geldi, o size ansızın gelir (ansızın olmaktan başka bir şekilde gelmez). Sen sanki ondan haberdarmışsın gibi soruyorlar.
**"Onun ilmi yalnızca Allah'ın katındadır." de. Ve lakin insanların çoğu bilmezler" (21)
Şeklinde kıyamet zamanı konu edilir.
**“Ve bilhâssa seyyarattan olan gemimiz yani Küre-i Arz, bir senede yirmidört bin senelik bir dairede gezer, seyahat eder. Ve o hârika sür'atiyle beraber zeminin yüzünde dizilmiş, istif edilmiş eşyayı dağıtmıyor, sarsmıyor, fezaya fırlatmıyor. Eğer sür'ati bir parça tezyid veya tenkis edilseydi, sekenesini havaya fırlatıp fezada dağıtacaktı. Ve bir dakika, belki bir sâniye müvazenesini bozsa, dünyamızı bozacak; belki başkasıyla çarpışacak, bir kıyameti koparacak”(22)
---özellikle gezegenlerden olan gemimiz yani dünyamız,
Bir senede yirmi dört bin senelik bir dairede gezip yolculuk ettiriliyor.
Kendi ekseni etrafında olağanüstü olarak saatteki dönüş hızı:1.600 km dönüş hızıyla beraber zemin üstünde dizilmiş varlıkları rahatsız etmiyor.
Böyle bir hızla döndürülüp gece ve gündüzün olmasını sağlanıyor.
Ayrıca güneşin etrafında döndürülme hızı ise saatte;108.000 km dir.
Güneşin etrafında döndürülmekle de bununla da mevsimlerin oluşumu sağlanıyor.
.Güneş sistemi ve içinde yaşadığımız dünyamızla birlikte; Samanyolu galaksisinin uzaydaki saatteki hızı ise;950.000 km.dir.
Dünyamız ve güneş sistemi şuan bulunduğu yerden, seneye aynı günde tam 500.000.000 km uzakta olacağız.
Hayalimizde kainatın büyüklüğünü canlandırıp Allah'ın azametini temaşa edelim.
Dünyamız üstünde ki bu hassas ölçüyle yığılan eşyayı dağıtmıyor sarsmıyor, uzay boşluğuna fırlatmıyor.
Şayet sürati biraz fazla veya noksan olsaydı; üzerinde bulunanları havaya fırlatıp uzaya dağıtacaktı.
Belki bir dakika veya bir saniye ayarını bozsa dünyamızda yaşamıı bozup başka bir gezegenle çarpışarak bir kıyameti koparıp hayatımıza son verecekti.
Madem şu an itibariyle kıyameti vermediğine göre onunda bir vaktinin olduğunu, onu da Allah bizlerden gizlediğini bilmekteyiz.
**“Bir Kadîr-i Rahîm, bir Alîm-i Hakîm, kıyameti getirmesin? Haşri yapmasın ve yapamasın? Beşeri ihya etmesin veya edemesin? Mahkeme-i Kübrayı açamasın? Cennet ve Cehennem'i yaratamasın? Hâşâ ve kellâ!..
Evet şu âlemin Mutasarrıf-ı Zîşan'ı her asırda, her senede, her günde bu dar, muvakkat rûy-i zeminde haşr-i ekberin ve meydan-ı kıyametin pek çok emsalini ve nümunelerini ve işaratını icad ediyor. Ezcümle:
Haşr-i baharîde görüyoruz ki: Beş-altı gün zarfında küçük ve büyük hayvanat ve nebatattan üçyüz binden ziyade enva'ı haşredip neşrediyor”(23)
--Çok kudret ve merhamet sahibi olan Allah (cc),her işinde gayeler gözeten, sonsuz ilim sahibi olan Allah (cc) kıyameti getirmesin? Öldükten sonra Haşri yani öldürdüklerini yeniden diriltemesin? İnsanlara hayat vermesin veya canlandıramasın? Hesap günü olan büyük mahkemeyi açamasın? Cennet ve cehennemi yaratamasın? Asla böyle bir şey olamaz
Evet, şu dünyanın, kâinatın şanlı idarecisi olan Allah(cc) her yüz senede, her yılda, her günde, dar olan bu geçici dünya üstünde büyük dirilmenin yani; ikinci yaratılış olan kıyamet meydanının pek çok benzer örneklerinin işaretlerini, yoktan var edip bizlere gösteriyor. Örneğin: Baharda bitkilerin ve hayvanların diriltilmelerini görüyoruz. Beş altı gün içinde küçük ve büyük hayvanların ve üç yüz binden fazla bitkilerin çeşitlerini yeniden yaratıp hayatlandırıp biz insanlara teşhir ediyor.
**Ey Fa'alün Limâ Yürid! Cevv-i fezadaki faaliyetinle her vakit bir nümune-i haşir ve kıyamet göstermek, bir saatte yazı kışa ve kışı yaza döndürmek, bir âlem getirmek, bir âlem gayba göndermek misillü şuunatta bulunan kudretin; dünyayı âhirete çevirecek ve âhirette şuunat-ı sermediyeyi gösterecek işaretini veriyor”.(24)
---”Allah her an istediğini istediği gibi yapar” uzayda ki faaliyetleriyle her an öldükten sonra dirilmeyi ve toplanmayı gösterip,bir saatte yazı kışa,ve kışı anında çevirip değişik bir alemi göstermek.başka bir alemi görünmes kılmak gibi olayları meydana çıkartan kudretin dünyamızıda ahrete çevirmeye güzü kuvveti elbette yeter.Ahiretttede sonsuz eserlerini gösterecek ki dünyada bu olaylarla bize bunun örneklerini gözümüze ve aklımıza gösteriyor.
“Ve keza o zât, duasıyla, ubudiyetiyle o saadetin vücuduna ve icadına vesiledir. Evet bak! O zât, nev'-i beşere imamdır. Mescidi, yalnız Ceziret-ül Arab değildir, küre-i arzdır. Cemaati de yalnız o zamanın insanları değildir. Belki Âdem zamanından kıyamete kadar her bir asrın halkı bir saf olup,
bütün asırlar safları onun arkasında, onun duasına "Âmîn" diyorlar.”(25)
--Ve böylece o zat Muhammed Aleyhissalatü vesselam duasıyla ve kulluğuyla o ebedi saadet yerinin yoktan var olmasına sebepdir.Evet bak o zat yani PeygamberimizMuhammed Mustafa Aleyhissalatü Vesselam yaratılan bütün insanlara önderdir,liderdir.Onun ibadet ettiği yer,yalnız Arap yarımadası değildir.yer küremiz olan dünyadır.Ona tabi olan topluluk yalnız o zamanın insanları değildir.Bilakis AdemPeygamber zamanından;kıyamete kadar her bir yüz yılın halkı onun arkasında bir sıra olup,şimdiya kadar geçen bütün yüz yılların insanları arkasına dizilip onun duasına “Amin”Yarabbi kabul eyle diyorlar.
Allah cümle ümmeti muhammedi hem bu dünyada hemde ahiret aleminde hüsrana uğratmasın.Dünyada ahiret alemleri için hazırlığını yapanlardan eylesin.Muhammed Mustafaya orada komşu kılsın.Hesabını kolay verenlerden eylesin.Amin...
KAYNAKLAR:
1-Buhârî: “Tefsîr”, 79, “Hudûd”, 20, “Fiten”, 25; Tirmizî: “Fiten”, 34; İbn Mâce:“Fiten”, 25; Ebû Dâvûd,: “Sünnet”, 15
2- Müslim: “Fiten”, 39; Ebû Dâvûd:“Melâhim”, 11; İbn Mâce: “Fiten”, 28
3- Müslim:8/1
4- Buhari:6974-Müslim:2888/17
5- Buhari:6418
6- Buharî: "Tefsîr", 39/3; Müslim: "Fiten", 141, 142
7- Buharî: "Tefsîr", 39/3; İbn Mace: "Cenaiz", 58
8- Buharî."Rikak", 45; Müslim: "Cennet", 55-59
9- Müslim: "Cennet", 83
10- Buhârî: “Fiten”, 5; Müslim: “Fiten”, 53; İbn Mâce: “Fiten”, 24
11- Lokaman.34
12-Yasin:51
13- Mümin:59
14- Ta-Ha:15-16
15- Zümer:68
16- Enbiya:104
17- Nisa:87
18- Rum Suresi 19 ve :50
19-Kıyâme 6-12).
20-İnfitâr 1-5).
21- Araf suresinin:187
22- Asa-yı Musa :rnk
23- Sözler:rnk
24- Lem'alar :rnk
25- Mesnevi-i Nuriye :rnk

HAZIRLAYIP SUNAN: OSMAN KARAHASANOĞLU
e-mail:[email protected]

Osman Karahasanoğlu
Kayıt Tarihi : 21.3.2023 23:20:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!