Doğan son güneş asılı ufukta
Yükseklerde döner akbabaların cehennem çığlıkları
Bilinmezliğin korkusuzluğu sararken habersiz bedenleri
Titretir meydanı döven trampet sesleri
Gözlerden taş duvarlara çarpan yankı
Ürkek bakışları yaşlarla ıslatır
Yere düşüp kendinde kaybolan her damla
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman