KIVI – İlk Gece Destanı (Taşeli Edebiyat Sürümü)
Ben Fadime. Kırkkuyu’nun taşına oturmuş, Aybağam deresinde çimlenmiş, Boz eşeğin sırtında İstanbul’a düş kurmuşum. Ama bu gece, ne eşek var, ne yol. Sadece sen varsın.
Nevresimi ben serdim, Ama altına saman değil, kırk yıllık suskunluk döşedim. Sen geldin, Ben eteğimi kaldırmadım — Toprağı kaldırdım.
Senin tenin değil, kekik gibi yakıyor içimi. Ben kahve pişirmedim bu gece, Ama dilimde köpük var — pekmez gibi, kıvamlı, yapışkan, unutulmaz.
Cebeci İstasyonunda bir akşam üstü
İncecikten bir yağmur yağıyordu yollara
Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi
Sıcak bir kara sevda
Yüreğimizin başında bağdaş kurup oturmuştu;
Acımsı, buruk.
Devamını Oku
İncecikten bir yağmur yağıyordu yollara
Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi
Sıcak bir kara sevda
Yüreğimizin başında bağdaş kurup oturmuştu;
Acımsı, buruk.




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta