Bölüm 43: Donun Müzeye Girişi – Kamusal Hafızanın Kadife Yüzü
Köy meydanında o gün bir tören vardı. Ne bayrak çekildi, ne marş söylendi. Ama herkes biliyordu: bugün bir don, tarihe geçecekti.
Fadime’nin donu, yıllarca çamaşır ipinde dalgalanmış, bayram sabahlarında çocuklara gölge olmuş, muhtar defterine “kamusal eşya” olarak geçmişti. Ve şimdi… köy müzesine giriyordu.
Müze dediğin, iki göz odalı eski okul binasıydı. Ama içindeki eşyalar, bir halkın alnına yazılmış cümlelerdi.
Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Devamını Oku
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta