Daralmaların eşiğinde yine ruhum
Körkütük düşüncelerle eritiyorum dakikaları
Nasıl bir hüznüydü bu öğle vaktinin
Paket sıfırı görmüş yine
Bakkalı yakın İsmail Abi'nin fakat
Yok almaya gidesim bugün sigaramı
Çamurlu yollara bata çıka ilerleyen ayakların sesi
Görürlerdi yere düşmüş kiraz ağaçlarının en son meyvesi
O yazdı yoksulluğu geçirdiğimiz en son köyde
Alınlarda terin izi ve gece gaz lambaları ellerde
Yer kayması olmuş duydum nüfus düşmüş epeyce
Böyle sabahlar yazdırıyor insana
Zeytin ağaçlarının gölgesinde
Hasret kokan şiirleri
Çayın dördüncü bardağında hatırlıyorsun
Son gidişini
Böyle sabahlarda.
Kum taneleri çok sıcak oluyor
Güneşin başımızı erittiği zamanlarda
Elbette suya girmek istiyorum
Tuza batmak dibine kadar
İğde ağaçlarını seyrediyorum savrulan
Gece yürüyor hislerimin zincirinde
Loş bir ışık var etrafını sinekler saran
Yarım kalmış, soğumuş bir bardakta çay
Öyle bir dalmışım ki dostlar
Gökyüzündeki muhterem yıldızlar
Ne söylenecek birazdan, bilemiyorum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!