Kemal Paşazade Said,
Bir gün çıkmıştı sokağa.
Ahmet Mithat Efendiyle,
Rastladılar bir adama.
Dilenip para topluyor,
Oturmuşta kaldırıma.
Üstü-başı pek perişan,
Boynunda vardı bir levha.
Levhada şunlar yazıyor:
“Doğuştan dilsiz ve ama.”
Said yanına yaklaştı.
Bir göz attı çanağına.
Üç, beş kuruş atmışlardı.
Gelen-geçen, bu adama.
Levhasını ters çevirip,
Şöyle yazdı arkasına:
“Halime atf-ı nigah eyleyen erbab-ı kerem.
Merhametle bana beş pare reva görmez mi?
Sadakayla beni dilşad eden ehl-i hayrı,
Vakıa ben görmesem de Hüda görmez mi? ”
Sonra ordan uzaklaştı.
Bir ders vermişti onlara.
Çanağı para dolmuştu,
Döndüğünde biraz sonra.
Kıssadan Hisse:
GÜZEL SÖZ
Sen sözlerine dikkat et.
İyi seç kelimeleri.
Söylediğin senden çıkar.
Sözünün olma esiri.
Yaydan çıkmış bir ok gibi,
Söylenen söz dönmez geri.
Söz verdinse tut sözünü.
Erkek ol sözünün eri.
Verilen sözler tutulur.
Örnek alın Peygamberi.
Mülayim ol, kibar söyle.
Sakın kırmayın kalpleri.
Söz ola bir mermi gibi.
Deler geçer sineleri.
Söz ola bir ilaç gibi.
İyileştirir dertleri.
Şakasına olsa bile.
Yalan sözün yoktur yeri.
Güler yüzle, tatlı dille.
Fethedersin gönülleri.
Nurettin Sevim
Kayıt Tarihi : 8.4.2014 07:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!