Kısmet/mektup/mail
Erkek kadına; Allah insanları yaratırken neden iki kulak, iki göz, iki ayak, iki el verdide tek bir kalp verdi..Diğer kalbi bir başkasına verdi ki arayıp ruh ikinizi bulasınız diye..Kadın bu sözler karşısında çok duygulandı, yaşı kırkı geçmişti kadının, çok isteyeni olmuştu ama bir türlü içi ısınmamış kabullenememişti..
Yoğun iş temposu ve anne babası ile ilgilenmekten kendisine zaman ayıramamış, hep arkadaş çevresinden uzak kalmıştı. Nedense bu adamda kendisini çeken bir şeyler vardı, oturduğu yerden yazarak kendini anlatması, karşısındakini tanıması daha kolay oluyordu, zaten sorunu da buydu, insanlarla bire bir iletişim kuramamak. Kendinde o güveni rahatlığı göremiyordu, sanal alemde başlayan aşk ilk buluşmayla fırtınalı bir aşka dönüştü..
Erkek bu kadar çekici güzel bir bayanla karşılaşacağını tahmin etmiyordu..Yeşil gözler, kumral saçlar omuzlarına kadar dökülmüş al beni yanağında..Bu yaşında bu fizikle neden bekar kalabildiğine şaştı, erkek içinde kadın aynı şeyleri düşünüyordu, uzun boylu yakışıklı, konuşkan biriydi, neden evlenmemişti hala bekardı, sormak istedi sonra vazgeçti..İkisi de ilk tanışmalarında bekar olduklarını söylemişlerdi şimdi sorgulamanın ne gereği vardı, nemli olan iki yalnız insanın karşılaşması birbirlerini sevmiş olması değimliydi.?
Kadın uykusundan uyandığında gördüğü rüyaya anlam veremedi, hazırlandı ve hemen işe gitmek üzere yola koyuldu. O arada düşünmeye de başladı, bu rüyayı görmesinin etkisini bulmaya çalışıyordu, günlerdir nette kendisine yazan ve görüşmek için ısrar eden adamı düşündü, daha önce reddettiği çekindiği kişiyi görmek buluşmak için içinde tarifsiz bir istek ve arzu duyuyordu, eğer tekrar ısrar ederse bu kez kabul edecekti, rüyasında gördüğü etkilendiği adam olabilirdi.
Gözü ekrandan ayrılmıyordu, daha önce kabul etmediği için adresini de kaydetmemişti, ona ulaşması için beklemekten başka çaresi yoktu. Günlerce bekledi ama mesaj bir türlü gelmiyordu, her gün günaydın diye başlayan ve akşama kadar güzel sözlerle devam eden yazıların birdenbire arkası kesilivermişti, tanışmak isteyen sadece arkadaşlığı düşünen bir insan olduğunu her defasında vurgulamasına rağmen olumlu yaklaşmamıştı, kadın kendini suçlu hissetti, karşılığında sadece teşekkür ediyor bazen okumadan da siliyordu. İçi sızladı, neden bir cevap vermediğini düşündü, çekingen oluşu, babası ile annesinin kavgalarından erkekleri güvensiz olarak görmesinden, nette yazıştığı kişilerin çoğunun sırf kendisi ile beraber olmak için arkadaş olmak istediklerinden bir türlü bu adama da olumlu yaklaşamamıştı.
Artık umudunu yitirmişti ki bir akşam mesai bitimi mesaj geldi. Heyecandan açamıyordu, oturduğu yerde çakılı kaldı, yüzünü bir tebessüm kapladı, hemen sigarasını yaktı, okumadan gitmek istemiyordu evine. Merhaba diye başlıyordu mesaj, uzun süredir buralarda yoktum ne oldu biliyor musunuz? evlendim, hem de nette tanıştığım bir arkadaşla Kısmet demek ki, hiç öyle bir niyetim olmamasına rağmen ilk görüşte beni etkiledi, düğün hazırlıkları nedeniyle izin almıştım, sonra balayı yeni döndük, bu yüzden size yazamadım, belki merak ettiniz belki önemsemediniz bilmiyorum ama ben her zaman sizi önemsedim sevgiler …
Kadın şaşırmıştı, boğazına o an düğümlenen şeyin ne olduğunu anlamaya çalıştı..bir kaç dakika öylece kalakaldı, kendine geldiğinde yarı hüzün yarı tebessümle yerinden kalktı. Bilgisayarını kapatırken kaç kez kıyısından döndüğü ıskaladığı fırsatlar geldi gözünün önüne. Gördüğü rüya kendisinindi ama kahramanı başkası olmuştu..Kısmet dedi…
22/10/2007
Tayfun Bulut
Kayıt Tarihi : 23.10.2007 09:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!