Kışlar Hiç Gitmeyecek Penceremden

Kışlar Hiç Gitmeyecek Penceremden

Çorak bir toprağım,
Issız tozlu bir patika.
Kolları kırılmış dertli kavak.
Esip gürleyerek yükselmiş göğe doğru.
Müptela olduğu derde tabip arayacak.
Es bakalım es hadi buldun bir garip aşık.
Aşklara yelken indirten rüzgar.
Yaşayan ölüydüm görmeden önce seni.
Beynimde doğdun, kalbimde büyüdün.
Eller, gözler, sözlerle aktım sana nehirler gibi.
Aklımın sayacı oldun beni kolladın.
İçimdeki barikatları söküp atan,
Düzayağa çıkaran yolu gösterendin.
Edalı gülüşlerinle aydınlanırdı yaşlı dünyam.
Karanlık dehlizlerinde kayboluyorum şimdi.
...
Yargısız infazla silme sakın kalbinden adımı, sanımı.
Bir özgürlüğe değiştin dünyalara sığmaz aşkımı.
Bil ki kışlar hiç gitmeyecek artık penceremden.
Beni ölüme sen mi götüreceksin ellerinle ey aşk!
...
Herhangi bir saatinde günün bir sahil meyhanesinde,
Görebilirsin buğulanmış kadehlerde nemli gözlerimi.
Aradım bulamadım hiçbir kadehte dudak izlerini.
Anladım ki sen, beni de meyhaneleri de terk etmişsin.
Çok iddialı bir cümle söylemişsin,
Aşklar, âşıklarda kuşlar gibi uçmalı, özgür olmalı.'
Demişsin, uçup gitmişsin....

Dinmez Er Şiirleri / Çeşme / 2008. 06. 10 /

Dinmez Er
Kayıt Tarihi : 10.6.2008 11:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

TÜM YORUMLAR (4)

Dinmez Er