Kısa Saçlı Çarşamba Şiiri - Jale Demirdöğen

Bu gün gittiğinin on sekizinci günü
Biliyorum, saymadım.
Kokun uçmasın diye üstünden
Pijamalarını,
Silinmesin diye parmak izlerin
Çay fincanını
Yıkamadım duruyorlar.
Terliklerin her zamanki yerinde
belki kızarsın diye
Çalışma masanın tozunu almadım
Mektupların geldi kapıya
Biriktirdim, açmadım.
Yeni gitmişsin gibi hissetmek için
Balkondaki çamaşırlarını çok geç topladım
Tozlanmışlar
Yeniden yıkayıp astım
Kurudular, toplamadım
Tozlandılar, yıkadım
Henüz hiç birisini çekmecene koymadım.
Bu arada hala uyumadım
Bir düş görebilmek için
Midemi rengarenk haplarla boyadım
Bir ara koltukta bir kaç dakika daldım,
Daldığım yerde çok kalamadım.
Takvimden kopardığım yapraklardan
Yemek tarifleri aldım
Pişirdim, ama tatmadım.
Akşam oldu muydu bir şişe koydum masama,
İçtim ama acın geçit vermedi
Hiç sarhoş olamadım.
Kahvaltı için her sabah yine iki simit aldım
Kendiminkileri yedim,
Seninkileri sütçü için sakladım
Bir gün üst kattaki ikiz kızlara çıktım
Seni sordular
Yakında gelecek dedim,
Konuyu açtırmadım.
Sevgilililerini anlattılar bana,
İçim daraldı, kalktım.
Geçen gün de alttaki komşu geldi
Hani şu Memnune Hanım
Senin, 'adı tavrına hiç benzememiş, ne memnunyetsiz'deyip
Bir türlü sevemediğin kadın
Sevmemekte haklıymışsın
Öyle çok konuştu ki,
Patladım.
Günler ve geceler boyu
Kapağı kırık teypte hep Sezen çaldım
O söyledi, ben ağladım
Daha fazla ağlamamak için teybi kapattım
yeniden açtığımda
Sezen kaldığı yerden şarkıya,
Ben kaldığım yerden ağlamaya başladım
Kaldığın yerde ne yaptığını düşünrerek
Döküldü gözyaşlarım.

Bir çarşambaydı sanırım,
Ansızın uyuyakaldım
Bir düşün içine düşüp aniden uyandım
Düşümde sen vardın
Bir başkasıylaydın
O düşü gördükten sonra ben
Dönmeyeceğini anladım
Ve işte o gündü
Çok sevdiğin saçlarıma kıydım
Biliyor musun hep merak ettim
Acaba uzun saçlı mıydı
Gittiğin kadın? ! ...