Bir sen varsın, bir yoksun...
Yalnızlık zaman ayırırdı sık sık,
Sana dair yazmaya nice kartpostallara.
Onlar metruk bir çiftliğin çam ağacına asık.
Sahi bu kez uzun sürdü bu kış,
Kalbimde iyi yandı attığın kazık.
Lapa lapa yağarken sessiz bir alkış,
İyi geldi şuramdaki ağrıya buz.
Bana değil, çektiğin perdeye yazık.
Ben senin bahar ve kışındım.
Şimdi biz iki zıt kutubuz.
Kardan adamsı bir heyecanla,
Sen beni öyle bir hızla sevdin ki.
Beni ortada bırakıp giderken,
Buz kestim zamanla.
Sonra anladım ki aşkmış,
Bir kardan adama sapsarı gökyüzünü sevdiren.
Belki aşk da gelir, ölüm kadar erken,
Ama hırpalanmakla kalbim kırılmaz tam.
Sen papatyalarınla oyalanırken,
Nergislerini de seviyordu kardan adam.
Öyle bir sustun ki dudaklarım dondu.
Havadan, sudan bahsetmek yoksulca.
Kardan konuşmak yağdırırdı umudu;
Hafif, incitmeksizin ve usulca,
Yüreğe kadar düşmeli sözcükler...
Çaresiz değildir; kanadı kırık bir kuş,
Arnavut kaldırımındaki gonca,
Ve titrek çeneli gülücükler…
Ama masalların ortası sarp yokuş.
Eğer bana gelirsen elimi sıkı tut.
Yollar kaygan, ne olur ne olmaz,
Bu yokuştan inebiliriz iki vücut...
İhtiyacın olmaz başındaki taca,
Başkalarına koyduğun ayraca,
Zemherimi masal eylersen eğer.
Kayıt Tarihi : 28.3.2019 17:49:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!