kış mevsimi beyaz bir kartonla gösterilen sınıfımızın duvarında
kış geldi şehrimize
panayıra bir sirk kurulur gibi kuruldu
gürültülü ve eğlenceli,kalabalık ve okullu...
yağdı ilk yağmuru kışın
...damlaların içinde atlar,arabalar
rüzgarın içinde dönme dolap ve salıncak
ipteki giysilerimizden rengarenk bayraklar,süsler
sonra koşup aldığımız ıslanmadan.
sormuştun,hava orada da değişti mi,diye...
gökyüzü burada da döndü
topraklarımız yağmurla karıldı
bahçelerimiz soğudu bizim de.
evlerimizin içlerinde yaşamak ve uyumak
yalnızlıklar içinde
camlardan dışarıya bakmak
dışarının büyüsünden korumak kendimizi...gece yarıları
bunun için yapılmış evler...küçük pencereler...
göktepeye bakan camın önündeyim...
üç mevsim meyveleriyle,kocaman yapraklarıyla ve
ona tüneyen kuşlarla örülü
incir ağacından bir perdenin örttüğü
bu ev koca bir trandile benziyor,uzun...
ve sanki bu dağın eteğine demirleyip kalmış,çürümüş.
incir ağacının gerisinde mandalin ağaçları
yeniyıl ağaçları gibi güzel
farklı farklı parıldıyorlar
ıslandıkça ve güneş açtıkça.
yalnızlıklara...
yağmurlara,rüzgarlara ve sıcağa
ve yıldızlara dayanıklı ağaçlar...
onlarla bir yaşayan ve
onları işleyen...
bizim boşluklarla dolu
evlerimizin içleri.
25 aralık 2003-bodrum
Nurcan SatıKayıt Tarihi : 30.12.2005 23:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
söylemleri güzelleştiren biraz ahenk , biraz müziktir. Kafiye yapmaya çalıştığın ikiliklerin alt
dizeleri yine ses açısından kötü kalıyor.
yazdıklarını farklı ses tonları ve müziklerde dinlemeni dilerim.
selamlarım.
TÜM YORUMLAR (2)