Tutkuyla sarıp, hüzünle çözerek
Günün aydınlık yumağını,
Bir sabır tezgâhında
Dolanır alışkın parmakları.
Uzanır sessizce bozkır.
Kımıltısız nakışları.
İzin ver hey ağam ben de gideyim
Ah çekip de arkam sıra ağlar var
Bakarım bakarım sılam görünmez
Aramızda yıkılası dağlar var
Coşkun sular gibi akıp durulma
Devamını Oku
Ah çekip de arkam sıra ağlar var
Bakarım bakarım sılam görünmez
Aramızda yıkılası dağlar var
Coşkun sular gibi akıp durulma
Bu site de Kemal İspir Bey'in üzerine yorumcu ve eleştirici tanımam.Bu kişiyi tanıdım tanıyalı bu köşeyi bırakmıyorum.Hepiniz detayla uğraşıyorsunuz ve bütünü göremeyip,unutuyorsunuz.Tamamınız bilgiçlik taslıyor ve hiç anlamadığımız kelimeler kullanıyor.Bilgiçlik taslama zamanı geçti.Bilginizi kendinize saklayın.Bilgi bilgisayarımızın içinde,gerek olduğunda biz ordan bakıp öğreniyoruz,size ihtiyacımız yok.Kemal İspir Bey bizim dilimizle konuşuyor ve bizim anlayacağımız şekilde açıklıyor şiirin manasını ve özünü.Sizler gibi kırk dereden su getirip başımızı döndermiyor.Kemal İspir Beyi candan kutluyor,gözlerinden öpüyorum aman bizi yorumlarınızdan eksik bırakmayınız ne olur...
ne güzeldir
dağ başında bir çobanın özgürlüğü
sarı çiçekler ve yeşil dağlar
anlatır o büyük sonsuzluğu
kımıltısız duyarlıklar
ey Selçuk Bekar
Gözyaşlarıma aşina kentlere şiir yazıyorum çocuk.!
Unuttum sanma son bakışlarını.!
......
.........
tebrikler güzel olmuş.
Rüyamda elime bakıp elimin yapısı hakkında düşünüyordum. Elimi, kendimi anlamaya çalışıyordum. O bir tefekkürdü. Sonra nooldu?
Uyandım.
Bütün tefekkür boşa gitti çünkü başka bir elim ve başka bir yapısı vardı...
Bende bir fazlalık varsa bile o makbul bir fazlalık değil.
:(
Bugün de canım sıkıldı.
Hadi eyvallah...
:)))
Selçuk Bekâr, sizde eksiklik yok fazlalık var...
'Günün aydınlık yumağını bir sabır tezgâhında: gün boyu halı tezgâhında'
Teşekkürler Onur Bilge, siz bu işten çok iyi anlıyorsunuz; çoğu insan mecazi konuşmalardan şiirlere mecazi anlamlar yüklenmesinden ya anlamıyor, ya da anlamamazlıktan geliyor.
Bu öyle konaklara serilen halılardan değil. Çile tezgâhında dokunan halıdan söz ediliyor...
Şiiri beğendim mi? Henüz bir fikrim oluşmadı. Vasatı yakalamış gibiyse de net fikrimi açıklamam için gözlerimle değil gönül gözümle okumam lazım.
:)))
Yok abi...
Kesin bende bi eksiklik var.
Şimdi bu şiire de gelip bi kız kondu mu yani?
Uyanıp yemek yiyip, işe gidip yorulup akşam yine yiyip uyuyup uyanıp yemek yiyip işe gidip yorulup akşam yine yiyip uyuyup...
Eee?
Geçen zaman, olduğu söylenen doğum, olacağına inanılan ölüm, uzay zaman çizgisinin (bizce var olduğu düşünülen) bizden önce ve sonrası, varsa eşzamanlı tüm diğer alternatifleri...
Bir ihtimal daha var da, ölmek değil:
Aslında bütün bunları başka herkes biliyor, bilmeyen sadece benim.
Ben uzaylıyım!
Antoloji, hesabımı aktifleme sen.
Ben şööle Samanyolu'nun diğer tarafına doğru uzanayım başka bir site bulmak için :)
Tam da bu şiirimin yeri geldi; biraz reklam yapayım şimdi. Hazır herkes benimle uğraşırken:
Delilik bu ya.
Bir deli bir taş attı kuyuya,
On deli atladı suya;
Delilik bu ya...
Bu şiir ile ilgili 47 tane yorum bulunmakta