Bir serenderin ayağında sallanır çocukluğum..
Sıcak mısır ekmeği ve tereyağı kokusuyla sevgili yengem.
Yarı lazca öpüşmelerim çocukluk arkadaşlarımla,
Ve kırmızı toprakları delerek yaptığımız tren istasyonları.
Oralarda kırmızı topraklar vardır
Hatıraları içimizi kanatan.
Amcamın radyosu ve tavan gezintilerimiz
Kavrulmuş çay kokusu, horoz ötüşü,
Dökülen fındıklar, çonçilere konulan
Yılanlar arasından koparılan çay fidanları
Tahta sepetlerle bin metreye taşınan.
Hep oyun sandığımız bu zorlu yaşam.
Oyun sanıyorduk biz çok eğleniyorduk
Küçük omuzlarımızda, büyük sepetler,
Pazar günleri kilolarca yükün altında
Yeni alınacak renkli lastiklerimizin hayallerini taşıyorduk.
Oysa otuzunda romatizma, ellisinde pnomani,
Hep aynı sanatoryum durağında iniyorduk.
Yalçın ve yüksek bir tepeden geldik hepimiz.
Toprak o kadar az, biz o kadar çoktuk ki
İçine sığmaz bir volkan gibi yayıldık Anadolu'ya.
Her konduğumuz dereye köprü,
Her karaya bir ağaç diktik.
Bazen bir tulum sesi kadar acılı,
Bazen kemençe gibi asi ve tepkili olduk.
Ruhumuzda hiç bitmeyen sonsuz özgürlük.
Güneşte sert ve direngendik amma
Her yağmurda biraz daha sürüldük.
Kaderi toprağına benzermiş insanların.
Yağmur hınçla yağar hiç vazgeçmezdi.
Tüm bereketiyle yayılsalar da Anadolu'ya
Ağaçlar köklerini kaybederdi
Evler adreslerini.
Onlar çalışkan, inatçı ve güneşli gözleriyle
Onuru oldular bu günlerimizin.
Yaşamı aynı topraklardan başlattılar fakat.
Mezarı yoktu ölülerimizin.
Kayıt Tarihi : 10.3.2010 11:25:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ümit Uzunhasanoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/03/10/kirmizi-topraklarin-insanlari.jpg)
Köy Çocuğuyum
Ben köy çocuğuyum.
Babamın nasırlı elleriyle
Eşelediği topraktan biten,
Buğday tanesinin,
Unu ve alın teriyle yoğrulan,
Ekmekle, beslenip büyüdüm.
Ben köy çocuğuyum.
Anamın hırpalanmış elleriyle,
Dibekte dövülen,
Bulgur taneleriyle yapılmış,
Mis gibi aşla,
Karnımı doyurup, uyudum.
Ben köy çocuğuyum.
Filiz veren tohumlarla yeşerdim.
Ekinlerle serpilip, büyüdüm.
İlkbaharda meleşen oğlaklar,
Cıvıl, cıvıl öten kuş seslerine uyandım.
Ben doğanın sunduklarıyla,
Yetinmeği, ilke bildim.
Ben köy çocuğuyum.
Hayallerim; saban altındaki öküze,
Gökyüzündeki yağmura,
Tarladaki ekine kalmış.
Sevdamsa; hasadın bereketine,
İlmek, ilmek, düğüm, düğüm bağlanmış.
Antakya; 22.08.2007
TÜM YORUMLAR (56)