Kırmızı sardunyalar salınan pencere kenarlarından, ayak izlerine takılıyor yüreğim...
Dilime doladığım itaatkâr sevişmeler tiyatrosunda,
En sevdiğim konçerto ağır ağır salınıyor...
Tanrılar ve tanrıçalar meydanları dolanırken;
Ahkâm kesen sevdasızlar sokağında, yüreğini nadasa bırakmış virane yüzler hırçınca dalaşıyor!
..
Severim sardunyaları!
Kırmızı sardunyaları, tutkuyla severim....
Üzerine, şiirler yazarım ayak seslerinin bıraktığı izlere...
Sokağı saran kahve kokusunda, gülüşün takılır aklıma!
Rüzgar, şiirlerime soluğun gibi dokunur, ürperirim!
......
Uzakta boğulan fren seslerine öfke duyarım!
Ölesiye bağıran gazete haberlerine
Ucuzca çalınan kornalara
Takunya seslerine
Can havli yaşıyormuşçasına atılan naralara
Delirmiş gökgürültüsüne
Adama, kadına, ona, buna, şuna!
Canı burnunda patlayan yağmurlara...
Herşeye!
Herşeye!
Öfke duyarım, şiirlerimle soluğunun arasına giren herşeye!
..
Severim sardunyaları!
Kırmızı sardunyaları, tutkuyla severim....
Üzerine, şiirler yazarım ayak seslerinin bıraktığı izlere...
Ayak seslerinin bıraktığı izlere; şiirler yazarım...
Kayıt Tarihi : 30.1.2020 22:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)