Bir duman gibi dağıldı hüzün
Uzandı dudaklarım yüzümün ortasına
Yükünü salıp tuzlu suyuna
Yetmez bu seferler bu yolculuğa
Yanık sigaram Kahve tadında
neredesin baktım fal tabağında
Sesimde küskün senli günler var
okul şarkıları, tekerlemeler, bilmeceler
bi sözüme bakar koşmak için
yalın uyak kelimeler.
bu şarkı nerden dolandı dilime
kimden yanasın yürek söylesene
sızdırma acımı damarlarıma
kimsen yokmu senin başka
adı kırmızı tadı kırmızı
parmak değil yürek kanayan
çiçek değil kulağıma taktığım
bir veda sonrası saçımda açan.
Kenarları kesik bir bardağa susamak
Ve unutmak alışkanlıktan.
Kaç kez bu kederi toplayıp
Kapına bıraktım kaç kez.
Kaç kez kırmızı pazarlar bekledim,
Gözlerinden silkeledim çarşaflar.
Parmak kaldırdım zil çaldı.
Şimdi geceleri demir almış bir gemi olur
Köprü, yolcusunu bekleyen.
Yıldızlar kaybolur ışığında,
üstünde yanan ışık kırmızı.
Benimle bekleyen mumlar kırmızı,
Şaraba karıştı kanım öfkem kırmızı
Dudağın kırmızı, dilin kırmızı
Bişey söyleseydin giderken
Kesin kırmızı olurdu o da.
Oysa
Yarım ekmek gibi örtasından bölüp
Ellerimizi ısıtmıştık yüreğimizle,
Vazgeçtim soracaktım
Yüzün kırmızı
Kayıt Tarihi : 19.9.2007 10:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)