.. Kırk Yıl Sonra V - Düş

İbrahim Çelikli
1151

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

.. Kırk Yıl Sonra V - Düş

Düş

“-evel evelden nerdeyse her gece
bi ses böler uykumu,
yakar içimi..neyeyse
“Aşaduduu, Aşaduduuu”
deye acı acı ünner duru(r)
gakar çocuklara bakarın

sonura
sonura, aklıma düşer Ismayıl
nerdedir, nasıldır, bilmen ya
doalar ederin
“ayanı daşa dakma Ya Rebbim
onu çoluk çocunu nazardan sakla
doru dedikleriyin
mutlu ettikleriyin yolundan ayırma Gözel Allahım”

emme hu! son bir keş gündür ürüyamda
Akmemetlerin Gorunun ete(ği) ndeki ğibi
dere gıranındakı zümrüt yeşili bağlarda
razakı üzümler,
harımlarda yanal almalar deşiriyon,
guzu gula(ğı) çomaç ediyon
dalında erik, çağla, armıt, zerdeli yeyon
fesliken, nane, kekik koklayon
uçalak isdediğim yere gediyon
köyün hüdüdlerinde
bi de bilmediğim bi yere
beni bekleyen birine
bobam ıramatlık ak bi atın yularını uzadıyo
binmeye deği,
bakmaya gıyamasın..
“netçen hu yaştan keyri” deyon
ille dut bin deyo
“senin deve kervanını bile isdemen” deyon

bi goyun sürüsü hayadıma doluyo
bicikleri fışgırcaklayın dolu
gırkımı geşmiş guzuları var sürüden fazla
çobanı yönü öte duruyo, utanıyo
bobayiğit bişi
o beni biliyo ki,
gatliken bilgişlik vermeyo
bi bayguş sesine uyandım
hayırdır işallah dedim, ard arda
bildiğim dovaları okudum
yata(ğı) mda do(ğ) ruldum
Ülker yıldızı ıldır ıldır taha
sabah da oldum oluyorun deyoru

narasın uykum gaşdı bi tefa,
ay tepsi ğibi, ortalık apapbak
gaş dedim “dışarı çıkayın”
ıpıl ıpıl gündoğu esip batır
merdimenin başına oturdum
neçe sonura fark etdim kii..
inil inil bi ses..
sürü köpekleri uluyo öte malleden öyle
aklıma düşdü
“sakın Deli Memet getmiş olmasın” dedim

derkene çok geşmedi bir iki ayak sesi..
ilerden geriden
hoca sela vermeye başladı
“hıh” dedim bu
unudivimişiyin dalmışıyım hocaya
elhamına kulfalla
hemen helkeleri gaptığım gibi seğittim
Eşeğelin bekledi,
Cennet bacıya ıras geldik
gayınnasının gardaşı ya gayrı
dayısının başındaymış, gocası
“Ismayıl etişmiş, gecenin geş vahti
onun gucanda teslim etmiş uruhunu” dedi

noldum höyle, duyarına duymaz
taha hankı Ismayıl,
kimin nesi demeden
bi hoş oldum, dizlerimin bağı çözülüvüdü
gözüm başım döndü,
helkeler elimden düşcek, gondum,
“siz gedin” deyebildim o gadak
“siz gedin”dedim emme
getseler netçedim bilmen
hepden canım çıkıvıdı gı!
kırk yıl sonura hee

oyusa var yaa..
helkeleri atıvırıp daa
canım uçalak varmağ isdeyyo
emme seğitmeye mecalim,
ayakda durmaya halim galmamış ki ne
yörümeye takatım ossun
daşı sıksa suyunu çıkaran o cövher
ı ıhhh!
bana mısın demeyyo
narasın ay bacım
hiş bi yannarım dutmayyo
gedemeceen

öte yannardan can hıraş seğidenneri görüyon
a(ğ) laşannarı duyuyon
“aldırdık Memet ağayı..
İkimizi de bek severdi Ismayıll” deye
ağıt fığan edeyin
düreleneyin gakayın deyon emme
narasın ay bacım..
edemedim, edemecen

Eşeğelin, Cennetce dutuyollar
elimi yüzümü yüyollar....
gollarımı sıvazlayollar neneyen
onnarı da bi telaşa verdim kii
netçeklerini şaşırdılar
ne gadak öyle ğaldım bilemecen
zeynim gatliken almayyo bişiyi

“avcımda yaprağ içinde garadut”
herkeşler isdeyyo vermeyon
biri “gaçalım deyyo”
öteki “bana ğel”
analık “ilk gelene ver”
bobam “ne veriseniz verin”
dedem “taha çocuk,
üsdelik boyu yüklü”

gakan da yörüyen-gaçan deyon
ayaklarım bana hızmat etmeyyo
içim yanıyo,
elim ayam buz kesiyo
ayıkmışıyın neçeden neçe sonura
eve getirmiş, kösmüşler hanaya

ne fakıt geşdi bilmen
gonşular höyle sıralanmışlar
bakıyon Ismayıll.. yooog, yokk!
kimidi bilmen biri
“gak gari” dedi
“gak gı,.. esgi köye yeni adet getirme
gıçıyın üsdüne otur bi”
“millete bi ğünde iki cenaze gömdürtme”
dişim kitlenmiş ellehem
gonuşsam da sesim çıkmayyo

garıların başı çekgili
ağıt etmiş gelmişler belli
Deli Memetdi gonuşuyollar
hiş “Ismayıl” deyen yok
eyi kine gedememişiyin
yıllardır etdiğim gibi
ya Ismayıl’a ağıt edersem

“evlerine geden yollar upuzun
o yolları çıynar geder tomafıl
yarını gaybetmiş kınalı guzun
hankı yaban ellerdesin Ismayıl
bilemedim nelerdesin Ismayıl..

evlerinin öğü bir gara selvi
sen gurbete havas, ben elnen evli
nerelere getmiş bana deyvin bi
dönülmeyen yollardasın Ismayıl
bilemedim nelerdesin Ismayıl..”


ben acabına ola Ismayıl nasıl deyon..
cuap beren yok
gözümde tütüyo o garagaşlı,
selviboylu
garayağız deliğannı
yürem gürp gürp, yerinden fıldıracak
hiş bu ğadar yakın olmadık
tastamam kırk yıldır
eğsiği yok fazlası var
hiş bu ğadar teze habarını almadım,
hiş umudumu kesmesem de
ikdiba bana ğeldi Ismayıl

ova yolunda gördükden keri
anası öldüğünde bile
belki görün deye
ben taa nerelerden geldim dee
üsdelik elin gapısındaykana da
“halam ölmüş” dedim de
sen ğelmedin..
ireyhinde horukana
o dönülmez yollardan
kaş günnük yolusa
vara yakasına yapışasın ay oğlan
sen nerem deyon adı batasıca
Gedengelmez dağına mı getdin üleenn
çalımın bana mı senin Ismayıl…

garılar başımdaykana
mevtayı yumuş galdırmışlar
gedip gelenner annadıyo öyle
Ismayıldan baseden yog
işte godu getdi vardı goca Deli Memet
azametinden gorkulur
basdığı yer titirerdi
ona bile ğalmadı gapba dünne
sıra kim bili kimde
bende mi, sende mi
yonusa ikimizden birde mi
Ismayıl..

er ya da geş.. bizde gedecez ya
getmeden eveli
yalan düne gözüynen bi göreydim seni..
bek göresim geldi valla
başga bi murazım yoğ Ismayılll
eyi olduğunu gören bi len!
dünne ğözüynen, gara ğözlerini
gözel Irapbım çok görme gari
başga bişi isdemen senden..

gudurasıca garılar gakın gedin bi
işiniz gücünüz yok mu gı sizin
örgülü evi burası mı sanki
getmeden gedesiceler
bi bakmışsın
hinci cümle gapısından giriviri şahinim
“son bi sefer gören dedim Aşaduduumm”deye
sarılıvırı sımsıkı..
Canab-ı Allahın hekmetinden soval olur mu
O nasip etceğse kime ne
Ismayılımı da beni de yaradan o
garazevdalara salanda..
ömrü ahirde bi gelsinde
ele-ğüne destan olsun bi

höyle sımsıkı sarılsa da
“ben de senin gibi hep böğünün hayalını gurdum”
“hep seni düşündüm,
hiş unutmadım,
garazevdam
Aşaduduumm” deyvise
bunca acının üsdüne
dilinde mi galı len..
az mı yolumu gözledin
hinci ne deye çıkıvırıp da gelmeyon Ismayıll
yetti gari vallahi..

ben de sarılsam da
soluğunu, kokusunu duya duya
“barabar yaşayamadık
bari barabar ölelim
üş günde olsa
birbirimizin gözüne baka baka
ölene gadag barabar yaşlanalım” desem
ömrümüze ömür gatılsa
emme nerdee ben de o şans
galbim duruviri
ölürün ki..
hasiretlik ne gözelidi
ben neytçen hinci
gapıdan girivirise
Alla(hı) m bak gör gari


insanoğluda emme ha
gapbanın eniği kırk yıl ne diledim ki
bi sefer sarılayından başga
ulen Ismayıl
gucanda uruhumu ben teslim etseydim ya
kör olmayasıca
işallah öyle ölürün
gözlerine baka baka
yatıp gakıp beş fakıt neyi diledim ki sanki
“geleceğsen gel gari
ömür geçiyo Ismayıl..”

demedim mi bunca yıl..
ahım getdi, vahım geşdi
ömrümde bi gün görmedim
ahımı almadım
gül olup aşmadım
şükür acı habarını almadım
emme bi selemin tahi gelmedi Ismayıl..

“bahar geldi yeşillendi yaylalar
ömür geşdi hasretinne Ismayıl
gurbette ölene acap kim ağlar
gelmedi bi habar bile Ismayıl”

“garlar gakdı Kocadağdan çoğ oldu
aramızda duyulmadık dağ oldu
umutlarım birer birer yoğ oldu
gelmedi bi selem bile Ismayıl”

“goca dağlar gar dutmadı gedeli
gurbet elde deli gönül kederli
oralardan buralara yol belli
gelmez mi bi tomafil de Ismayıl”

“Gocadağdan gar gakmazdı yazları
sevdiğine verin gari gızları
boşa çalman davılları sazları
bizim uçun çalsın bide Ismayıl”

diyar-ı gurbet ellerde
ne gahırlar çekdim
ne acılar, ne kasavet, gam
varsın selemin gelmesin de
eyi olduğunu bilseydim..
nerde nasıl deye
uykularım gaşmadan
vara hayalına sarılaydım
ellerin deye yansaydım da
acaba başında bi i şmi varı kı deye yanmasaydım
Ismayılımm

böyle yazmışsa Yaradan
gader böyleyise ben neyden
ne gelir elden, hepisi Allah’tan
eyi olduğunu bileydim de
kırkyıl sebeb oldum deye yanmayaydım
vara uzakdan bi tefacık görseydim
gara toprağa girmeden
Ismayılıımmm

“Ismayıl ölmüş derseler
yaban çeşmeden yursalar
gurbet ellerde gorsalar
açık geder iki gözüm”

“ben yanarın Ismayıla
gurbete düşen gullara
uçamadık daldan dala
etme keder iki ğözüm”

“gül yüzünü hiç görmeden
öldürdün beni ölmeden
gara toprağa giremen
deme gader iki ğözüm”

ne acılarla yandım ama ne acılar
ne acılar yaşarsam yaşayayın
işallah Ismayıl eyidir deye
gündüz hayalım da gece düşümde
ne hallarda olursam olayın
hele gözümü yumuvidiğimde
yeter di sana bi sarılayın
hep o murazınan yaşadım

ömürde bi tefacık sarılayın
kokunu ısıcaklığını bi duyayın
ondan sonura alcağsa alsın
canımdan başka nem var
emme sana iki çift de lafım mar

“can havliynen sarıldığım dalıdın
koklamaya gıymadığın gülüdüm
bekle deye iki satır salmadın
senden başgasını görmedi gözüm”

..

“bari benden gözelmiydi aldığın
uğruna gurbet elde galdığın
eğer mutluyusan sağ olsun canın
yollarına baka baka öldüğüm”


ha bizimki olmaycag dova
ömürde bi tefacık sarılıvısında
solu(ğu) nu, kokusunu ısıcaklığını bi duyursun da
ondan sonura alsın canımı alcağsa
bi can borcum mar Allah’a
sana canım bin kere feda
gözümü gırpman yoluna Ismayılım

bi guru gara zevdadan başka
neyim mar Allah aşgına
zevdandan başga neyim mar Ismayılımm
namıs namıs deye ataşını söyündürdü kaç goca
ne eza cafalarınan geşdi ömr-ü hayatım
gan kusdum, gızılcık şerbeti dedim vallaha
canıma yetti, yüzbin tefa
hayalın caydırdı Ismayılım

eyi bi ğün görmedik desek yalan olu emme
eyi mi etdim kötü mü bilmen
düşüncek vahtım da olmadı kine
o(ğ) lannar etişdi de, işat mişat derkene
ha şükür emrine, garşı gelmen
de.. emme gel sen bana sor bi dee
ne uğruna yaşamışın Ismayıl

“neler geldi neler geşdi felekden
un elerdim deve geşdi elekten”
deyen az bile demiş vallaha..
gı boyu yüklü taha çocuğun üsdelik ben
çıkarılıvırı mı gı, gapı dışara
satan hadi sözde bobam olcak da,
alan döyüse ne deyen
nasıl bişiyimiş bu alen yazım
Allah düşmanıma yazmasın ya-a
du gader file değil zülüm emme dayandım
gücüm guvatım senidin Ismayılım

o analığın etdiği eziyet var ya,
vermesin kimseye can düşmanımısa da
o gavır mezerinde yatasıcaya hinci boba mı deyeyin,
çocuklarına deği(l) de taygeldilere saap çıkdı da
gardaşlarımdan uzak, ben bi dedemi bildim
gördükçe duydukça, içerim yana yana
bi tenesine saap mı çıkabildim,
sen olmasan ben canımdan geşdim
gak dedin gakdım, yörü dedin seğittim Ismayıll..

“yağmır yağar suya doyar dereler
içerimi acıtmıyor yareler
gurbetelde ölüp galsam yad eller
kimsesizler mezerine defneder”

“emme yok mu derdin beni del eyler
burdan sana yörünmedik yol eyler
gurbet elde galsan seni yad eller
iki kürek toprağına defneder”

“emme gel bakalım sor bir de bana
koskoca bir ömür kul oldum kula
gurbet elde girme toprak altına
duyar isem eller beni defneder”


Aşağelin torununu yanına ğatmış
gızın önecende keseler, çıkılar belli
belli gari Ismayıl’a yolluk etmiş
duralagdan bobayiğit gözel Ismayıl
cümle ğapısından çıkdı
omuzları çökük, boynu bükük
gönlümün aslanı, şahini,
ay ellerin garibi
bireş sonura gayfaya doru söykeldi
bakdım gız ete(ği) ndekinneri eletmiş
gerisin geri gelip geli

öğüne geşdim
“-anşaa gı, ne guyvudu eben
Ismayıl emmine”
“-mercimek, hakkaş, peynir
yarın bazardan getce(ği) miş de”
“-öylemi gıı” dedim bilmeyomuş gibi
“seğit yavrım, benim eve al da ğel
hinci gayfadan yanna getdiydi
emme herkeşin içinde beni deme
“bobam çarıyo” de imi gadınım

acıkmışdır, ekmek yecez deye ünne
yanına gelinşe de, iie getcemişiyiz deye ”
ilaf söz olcandan deği valla
neneyen hesap b(v) ercek değilin
hiş kimseye hu yaşdan keyri
emme olmayo işde
ele ğüne garşı
garı gısmının bide bu derdi var
saşına başına bakmazlar da
adını çıkarılar

isdeyen isdedini desin valla
umurumdaysa köpeğ olu ürerün de!
hayalını gurmuşun ömrümce
kime neyimiş; bobam satarkana
öğüne gelen, basıp parayı alırkana
benin deyen sürürkenora-bura
hankı ırzı gırık öğnnerine geşdi de
“etmen-getmen”dedi de
hinci namısımdan
hesap berceğimişiyin elaleme

neyse hemen ordan
kesdirimden evin yolunu duttum
ha ev toplancak deği,
yoşuk deye perdeyi değişdirmişiyin
payam ceviz gırmışıyın
piskevit, lokum
kekik hazır tıkırdayıp batır zobada
dünden su dökünüp saşlarımı gınalamışın
elime bile gapgara oturdu
aççık sovan gapcığı goduydum ondan mı ne
dırnaklarım narçiçe(ği)
sankı yarından sonura gerdeğe gircek gibi
eller duysa görse güler vallahi

aman kim görcek beni
herkeş işinde gaydında
herkeşin a(ğ) zı kesem mi ki?
aman kim ne derse desin
ekmek suladım
kaş gap aş bişirmişin
fasilesinden, keşgene,
ilanasından, gumpirine
horaz kesdim hemide kendi elimine
hamıraşı, cılbır olu-geder oturukene
höşmerim, gadeyif, taha ne
çıkılar file hazır emme
gız daha ünneyip gelenece
kırk tefa eve varılır emme
yüremin gümbürtüsünü duysanız bi
sanki okula gediyon
sanki ilk gaçışım
sanki bekleyen var
yaş kaş olursa olsun
garı gısmı her z(a) man garıdır vallahi..

“aşdudu ebee”
çocuğ- aşşadan ünnemeye durdu
“aşdudu ebee”
sus hey ebesiz galasıca
ciğerinden yanmayasıca
eşşen eniği
“ömürde bi hovardalığa getcedim
ay a(ğ) şamdan doğdu” demiş
eveli biri,
yalan deği, o hesap
hemen çıkdım hanaya, o değilden
emme…
ne duyduğuma inanıyon
ne gördüğüme
bu o mu hinci
bu adam Ismayıl mı?
bakmadan bille
“buyurun buyurun”
bakdım çocuk da çıkdı okarı
“emmin yorulmasın gadınım
sen hunnarı da gene eletivi Hesne gelinnere
ebem yolladı de imi gülüm”
çıkıları bohçaladım
bi de neyeyse iki lera sıkışdırdım eline
“-kimselere deyvime imi ebem”

de! ben hinci netçen
çocuk avlıdan çıkasıya
goca gapıyı çekesiya bekledim
geri dönemedim,
dönüp bakamadım
adam taha hala hanayda
sorutmuş galmış
“içeri buyur Ismayıl aga” dedim
adam sapıttı ya
ben de kendi kendime şaşdım
ne agası be “eşen eşşeg gafası”

adam geşdi
ben eftikledim hanayda
biri tığlayodur deye mi geldi aklıma ne
ya da
onunan aynı evde olmak
hemi de bi başıma
bu nassı iş
bi gören ossa
el ne demez

….
nerdesin sen bunca fakıt
hiç aklına gelmedi mi..
senin derdin ne
çalımın kime

ulan Ismayıııll! ! ! ! !
hadi beni geç dee
anayın gözü açık getti
kaçlar defa gördükçene sarıldı bana
sarıldı sarıldı ağıt etdi gadın

“gar eridi su yürüdü dallara
çiğdem çiçek dal bezendi yaprağa
cemre düştü, hava suya toprağa
gel de baharım gelsin
gel de güleyin
Ismayıll

yıllar sonra bir kadın ana oldu
sevdalılar nişanlılar gavuştu
hasret bitti ellere düğün oldu
gel de bayramım olsun
gel de öleyin
Ismayıl

sen böyle hasiret duydun mu hiş len
hiş bu hasireti hak etdin mi

ne o tefter
okumam yazmam mı var
bana ne
benim ne üsdüme ilazım

okuu sen bilin

İbrahim Çelikli
Kayıt Tarihi : 26.6.2010 04:23:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


sevgii

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Bekir Tolu
    Bekir Tolu

    “yağmır yağar suya doyar dereler
    içerimi acıtmıyor yareler
    gurbetelde ölüp galsam yad eller
    kimsesizler mezerine defneder”

    üf ÜF BE İBRAM

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

İbrahim Çelikli