Yirmi Eylül Bindokuzyüz elli ikide,
Kolay köyünün yağmurlu bir gününde
Doğurmuş anam sevinçle benide.
Babam Molla Ali'nin oğlu Galip,
Anam ise İbicoğullarında Feride.
Bakın anlatayım
Neler.neler bıraktık geride.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Nur tanem,bir tanem
Sevgi tohumum,aşk ağacım
Yar ocağım,ana kucağım
Bahçemsin ekip bicilen
Sevdamsın yudum,yudum içilen
Kırk neki,kırklar gelip geçsin
İnan kırkıma kadar sevdiğim,
Kırkımdan sonrada seveceğim sensin.
Bu sözlere imzamı atarım
enfes bir şiir olmuş
gönülden tebrik ederim selamlarımla
Kırk yaş şiiri ancak bu kadar içten ve okuyucuyu hiç yormadan,keyifle yazılabilirdi.Öykünüzün şiirle bu denli güzel örtüşebilir olmasını tamamiyle içtenliğinize bağlıyorum,nacizane..Tebrikler.
Murat TUTGİN
Hani amiyane bir tabir vardır.''kırkından sonra azanı teneşir paklar''diye..bence yanlış..sizi okuduktan sonra''Kırkında böyle güzel yazanı gül kokuları,Bülbül sesleri,sevda şarkıları paklar'' demek geldi içimden..nice yıllara..Saygılarımla
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta