üstünde yüzer tarih, altında seyreder; batık limanlar
başkalaşır ucuz ve parlak. dalgınca içine
düşer, delilik büyür cam gövdelerinde. dışarı
çıkar uzam. sıçrayan hareketsizlik, aydınlanır
titreyerek. kaptanlık eder düşen taşlara, ki
boş gibidir dolulukla. ne çok ışık vardır ve bir
o kadar da gölge. dinlenir akışkan savruluşunda
yaprağın. aradığı, ağaç serinliğidir, yüksüz
aşklar yerleştirilmiş gelgitlerde. ıslığı kayıptır
rüzgarın, ufka yanaşır ve ayrı düşer ondan.
zamanı dişler, ışığa bürünür, karanlığı
kuşanır. yarı geçirgen imler boyar, yanında
yürür güneşin kuruttuğu izlerin; köpürür,
köpürür özne, soğurduğunda hücrelerini lirik-ten.
Kayıt Tarihi : 10.7.2014 00:49:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!