kitabesi kazınır ömrüne yanılsamanın
ağıt yakar gözlerin kimsesizliğe
yabanıl tenlerde
bin yıllık bir ağaç
bin yıllık uykusuzluğunu saplar bağrına
sancılı
kırılgan bir nehir çağıldar
mor
daha mor
daha da mor bir düşün kucağına
yazgının rüzgarına nazlı nazlı salınan gönül
saplama delişmen bakışlarını göğe
tomurcuklandığın dala tutunamazken
yol aklının kanatlarını
diz kırıp otursun dizin dibinde
gün gelir
aşkın dergahında boynun vurulur
rayihada yavşan kokusu
mavi kelebekler uçuşur toprağına
sözde sevgiler
hayalet sevgililer
kendimi kandırışım
kendime baş kaldırışım
putlaştırılmış bir sözcüğe
yüz yıllardır tapınışım
uyduruk bir sevda beleyip gözlerine
ömrümün tam ortasına
kırılma noktasına
kimliği meçhul bir el'in savurduğu
sen!
hiç dinmeyen fısıltı
hangi kehanetten yamandı ömrüme
hoyrat gözlerin
varlığın değirmen taşı boynumda
öğütüp ömrümü kül eyler
yokluğun bir başka yıkım
sızımli bir yaradan süzül benliğime
arala biraz tenimi
arka sokaklarımın köhneliğinde yürü
hazan rüzgarıma karıl biraz
bak! bir çingene raksa durmuş
kor alevler üstünde
göçebe bir adım talan ediyor bahçemi
hangi iklimde çiçeklenir nisan
eylül nereye dökülür
hangi denizin bağrında uyur ida dağları
karıştırıyorum artık!
bir kelebek ile aşkın ömrünü
bir bir kayıyor sözcükler anlamlarından
kayıyor gözlerimden yüzün
ölümündür
dilimin ucundan sızmayı bekleyen
son söz....
11 aralık 2009
Suna HemengülKayıt Tarihi : 14.12.2009 16:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
vurguları ile çok etkileyici
harika bir çalışma olmuş..
Tebrik ediyorum
güzel yüreğinizin sesini
TÜM YORUMLAR (2)