Her kapı eşiğinde
çocuk mezarı diye takıldığınız
45 numara ayakkabılarımla
içinde etleri çürüyen
bir çocuk cesedi taşıdığımı
nasıl da bildiniz
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
yalnızlığın, bugüne dek karşılaştığım en dokunaklı tarifi..saygılarımı,gizliden sunuyorum, bozmasın hüzünlü yalnızlığını güzel insan..
Ustanın en çok acemi iken yazdığı şiirleri merak ediyorum.
Hanımına vasiyet ettiği ,ölümümden sonra yayınlayın dediği.
Sunay usta iyi bir üstad.
Saygılarımla...
O'nun tüm şiirleri mükemmel!
hele hele ÇEKMECE mükemmel ötesi...
'Büyüklerle ben yapamıyorum
çocuklar da almıyor beni oyunlarına
devlet dairesinde
yangından kurtarılmayacak
sıkışmış bir çekmece gibiyim
açılamıyorum sana
Kardeşiyle sokaklarda hep
bir örnek giydirilen sen
nasıl sevmezsin eşitliği
yürürken düşen çoraplarını
aynı hizaya getirmek için
annen değil miydi önünde diz çöken
Öpüşme sahnesinin tam ortasında
içeri girdiğin yazlık sinemanın
yer göstericisiyim
yürüyorsun fenerimin ışığında
yer: Kız Kulesi
ve sonu ayrılıkla bitecek
hüzünlü bir aşk filmini oynuyor
beyaz duvarında
Bir kez olsun çıkmazken ağzından
seni sevdiğimi
her gün söylememi yadırgama
bil ki bu şehirde
iskelenin verilmesini
beklemeden atlarım vapurlara
Son karesi gibi Red Kit'in
batan güneşe doğru
sürerken atımı
gitme kal demeni bekliyorum
ama yalnızca
rüzgar çekiştiriyor atkımı '
tebrikler Sunay AKIN...
sevgili sunay akın bey tebrikler gerçekten zevkle okuduğum bir şiir kaleminiz daim olsun saygılar sevgiler.
Gözlerden kaçan o hoş ayrıntıları yakalayıp ne kadar da güzel işliyor sevgili Sunay... Teşekkür ediyor,sagılar sunuyorum.
Beğenerek ve saygı duyarak okuduğum Anlamlı ve düşündürücü bir şiir. Günün şiiri ve şairini; Şiirine Tam Puan vererek ve bir şiirim ile selamlıyorum.
Sayın üstadım sevgi ve saygılarımla lütfen kabul buyurunuz.
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun.
*****
BİRTANEM
B ir mayıs gecesinde, gülümseyip göz kırptı,
İ kimizin adına tuttuğumuz yıldızlar.
Z ümrüdüanka çifti, birlikte kanat çırptı.
İ nci toprağa düştü. Mercan yaslı, kâlp sızlar!
B ulutlar bile yaslı, ''-Buğu yüklendim, derken.''
İ ki damla göz yaşı eşlik etti düşerken,
R eva mıdır terkediş, beni bu kadar erken? ...
B ana zindan geliyor gecelerin her biri,
İ çimde dalga dalga hüzün kalkıyor şaha!
Ram ettirmez, kararlı, bana feleğin miri...(1*)
İ şkence bile olsa, aşkın biçilmez paha!
M asum sevgi kurbanı, gözlerinin esiri,
İ nan uykusuz erer, gecelerden sabaha!
Z aman sensiz akıyor, ömür denen nehiri,
D onduramaz hiç kimse. Nasıl söylesem daha?
''-E cemsin! '' diyen sana... Ne ölüdür ne diri...(2*)
N için geceler zindan? Göremiyor bediri! ...(3*)
A yrılıktan esiyor, gecelerin ayazı!
Y atağıma kar yağar her gece zemheriden...(4*)
I srarlı bir pençeden, kader alıyor hazı....
R ahmet okutur zaman! Geri dönmez periden,
A sla haber gelmiyor! Hicran inen her yazı,
N eden hep siyah olur, yok mu bunun beyazı?
K ezzap gibi yakıcı dert, birken ikizlendi.
A şiyan yollarından ayrı düşen ben varım...(5*)
D eryayla sönmez ateş, sol bağrıma gizlendi.
E llerimden sessizce akıp giden yıllarım,
R üzgâr gibi geçerken, çaresizce izlendi.
E lemin kan çiçeği, kalbimde filizlendi!
B ülbülün ezgisinde, gülün yokluğu çile.
A nılar tümden uçsa, sence biter mi yasın?
K alem ağlar yazamaz, silinmez yazı ile,
A yrılık fermanına vurulmuş bir tuğrasın! ...(6*)
R üyamdaki hayalin... Bir de gündüz uğrasın.
M evsim, şimdi sonbahar, gizli özlemle dolan,
I stırap yükler kalbe, canlı veya cansızın...
S afir bir yıldırımdan, hışımla birden solan, (7*)
I şın demeti gibi, göğsümde çakan sızın,
N asıl indi kalbime? ''Sevdan gibi... Ansızın! ''
? ...
__________________________________
(1*) Ram olmak: Boyun eğmek, kısmet olmak,.
(2*) Ece: Kraliçe
(3*) Bedir: Dolunay.
(4*) Zemheri: Kışın en şiddetli zamanı, karakış.
(5*) Aşiyan: Gönül kuşunun yuvası, yuva, ev.
(6*) Tuğra: Hükümdarların imza yerine kullandıkları özel mühür.
(7*) Hışım: Öfke.
(Bu şiir, bir ömür boyu aranıp bulunduğu anda kaybedilen sevgili bir eş için yazılmıştır.)
Dr. İrfan Yılmaz. -TEKİRDAĞ.
ya abi sende bir başka birşey var hani şu tarif edilemiyenlerden.Tarifsizlerdensin
'ıssız bir adaya düşen adamın dumanı görülsün diye yaktığı ateş...' *****
yüreğine sağlık
Hiçbir bardakta
dudak payı bırakmadınız bana
bir kaşık sesini
bile çok gördünüz
şekersiz içerek
çaylarınızı
Dalgınlıklar içinde karıştırılan çaylarda kaşık seslerinin senfonisine bayılırım.
Sizin ayrıntılardan gözlerimize ve oradan da yüreğimize aksettirdiğiniz bütün inceliklerin hayranıyım büyük şair.
teşekkürler ediyorum.
BU DENLİ AĞIR KARALI ŞİİRLER,SADECE İNSANA YAŞADIĞINIZ ANIMSATIR,DAHA DOĞRUSU YAŞAMAYA ÇALIŞTIĞINI.AMA NEDEN SATIRLARIN YÖNELDİĞİ ESAS TEMA,SEVGİSİZLİK VE YALNIZLIK OLSUN Kİ?UĞURLADIĞIMIZ,YANİ ARDINDAN EL/MENDİL SALLADIĞIMIZ NEDEN İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ DURUMU KAPSAMAYAN BİR YAŞAM PARÇASI OLSUN Kİ?KİMSE BİZ DEMEDEN NE DEMEK İSTEDİĞİMİZİ,NEYİ DÜŞLEDİĞİMİZİ,İSTEDİĞİMİZİ VEYA İSTEMEDİĞİMİZİ BİLEMEZ.ANLAMALARINI BEKLEMEK TE BİLMEM NE DENLİ AKÎLANE OLUR?İNŞALLAH DAHA İÇ SERİNLETEN FERAH SATIRLARINIZA AYDINLIK METHİYELER DÜZELİM...(BİR DAHAKİ SEFERE ARTIK:)))
Bu şiir ile ilgili 68 tane yorum bulunmakta