Kirik Kanatli Cocuklar

Kirik Kanatli Cocuklar

Gozlerim... aldatilmayi ne kadar hak ettin, ne kadar kabul ettin

Ofkeli inatlardan cikip kilitli kapilar ardinda yas tutmayi birak artik

Simdi sirtimda agirlasan gecmisin agir yukleri

Korkakligim inadimdandir ve ben bu inadin merhametsiz tanrisiyim

Vuruldum sozlerinden gece yuzlu ay

Yazlarim kisa dondu,maviler zift karasina

Pencereler parmakliklarla cevrili,gunes dogmaz oldu sabahlarima

Seni ozledikce dahada buyudu tel orguler,tutsakligim kurek mahkumu misali..

Yapilmamis unutulmus sozlerimiz vardi birbirimize soylenmeyen.

Aci bize yuzunu donen yaramaz bir cocuk gibi gulumsuyor,

Yitirdiysem sendeki beni, farkinda degilim kaybedislerimin agirligini..

Yerlesik huzunler sokak lambalari altinda aydinlatamiyor gecelerimi..

Iyi gelirken aciyan acilarima,acilarim sensizmi buyuyecek simdi?

Artik tek bir kelam eder oldu dilim, yuregim, zihnim,bedenim

Gidisine eywallah sevgili,donusune ise maviler umut acar.

Simdi hangi deryanin renginde aciyorsun sevgili..

Lal turkuler caliyor simdi kanunlara aykiri,isyansi bir dille

Adananin varoslarinda bir dengbejin sesinden cikiyor en yasak halleri ile

Cocuklar cakil taslari atiyor, kanunsuz uniformalara bedeli otuzlu yillara dayanan

Siren sesleri karisiyor aci ama o kadarda umut kokan guluslere amedin alipasasinda

Istambol'da terzi yamagi cocuklar yesil sari kirmiziya boyanmis

Bayram sekeri yerine yasal olmayan cakil taslari var ceplerinde

Kaybedecekleri bir savasa yuruyorlar demir zirhli tanklara heyecanla cesurca zerdust askina..

Paletler yarinlarini calarken, ezerken,un ufak ederken,

Omurlerini onlardan calinan herseyi geri almaya gidiyorlar kosar adimlarla

Tutsakmiyiz,tutsakliga asinamiyiz, yoksa aslikanlikmi bize miras kalan butun tutsakliklar,

Sevmek ozgurlukmudur sevgili yoksa bir limana sessizce korkakca demir atmakmidir?

Yardan dolayi vazgecmek her dogacak yarindan var olmakmidir yoksa bir kacis mi?

Hadi tut ellerimden atesi yakalim bedenlerde ve siarimizi haykiralim sevgili

Ya ozgur bir dunya yada sevgili ile otuzlu yillara dayanan bir esaret...

Yilmaz Sevket Arslan 09.06.2010 Brussel