Çocuktum,
Kavak dalından bir atım vardı,
Bir bez bebeği bile yoktu Ceyhan ın,
Binerdik bir buluta,
Dolaşırdık dünyayı bir uçtan diğer uca,
Yerlere saraylar çizer içine girip otururduk,
Bir gün iki buçuk lira buldum yerde,
Neler yapalım diye düşündük ilerde,
Tekrar kayboluncaya kadar,
Ne hayallerimiz oldu ikibuçukliralık,
Söğüt ağacından düdük,
Kamıştan kavalım olurdu,
Oyunlar bizimdi ama tas tamam,
Hemide bedavadan,
Saklambaç oynar saklanır,
Yakantop oynar yanardık,
Kah tıp oynardık kıpırdamadan,
Kah elim sende,hiç durmadan
Aç kapıyı bezirgan başı,derdik,
Fitçe çevirir,yedi taşı devirirdik,
Top bulursak istop derdik,
Sekseği kızlar oynardı,
Çelik çomağı oğlanlar,
Akşam oldumu masal bedava Ebeden,
Metik dedem hiç durmaz ya cigara içer ya afyon atar,
İyi de bir misafir gelirse ev geçilmez hikayeden,
En lüks yiyeceklerden bir sinide kurulur,
En lüks derken piskevit,lokum,yer fıstığı,
Tarhana kızartılır sobada bide badem yada ceviz kırılır,
Eşek kulaklı şaban dünür daveti varsa pişmanıiye kıvırır,
Gabatava tivis çaldınmı uçurur,
Yalçınlara gidersen yaz Kış kavun bulunur,
Adılarda adı Karısı var ev tam takır altı boğaz,
Hakkıyla Mehmet zayıf gerisi piyaz,
Gömüklünün Haceli Devlette bekçi havalı,
Anası açlıktan ölecek zavallı,
Hoyranlı Hasanın evi dikizlerim iğde ağacının Kovuğundan,
Şayan'ın evde ne ararsan bulunur,
Ama şayanı nerde bulacan,
Yağcıların Orhan Alamanyada,
Ayhan Kadir bide sadık var burada,
Kasabanın medarı iftarı kör mehmet,
Kum çeker denizden,çıkarır ekmeğini,
Kimseler sevmesede ben severim mehmedi,
Apo var sabah akşam hacıyla yol kesip beni döverler,
Dövseler iyi bide arkamdan söverler,
Kel Doktur her daim reis adayı,
Karşısında standart rakip Cevdet Yağcı,
İki ev iki garı.
Sadık çocukluktan arkadaş,
Aliyle Gürol bide ıraz bide abaları,
Abit memedinin evden icra eksik olmaz,
Atelyede altı kız var altısıda ev sahibi,
Yitik gariban mı gariban,
Atelleci durmadan çocuk yapar haline bakmadan,
Ökcenin Ahmette her iş var para yok,
Şerif var Kızı gözleri deniz,
Ama hangisine gidersen git akraban,
İlk kaz budunu Paşalarda yedim,
Kazbudu da bildiğin soba fırınında kuru soğan,
Yazın Aydına gider köylü Kosaya,
Birgün düşmüşler yola,
Haber salmışlar Kontaş a,
Kasabadan var dört yolcu,
Biri efe biri çete biri paşa biride kaymakam,
Otobüscü korkmuş tastamam,
En ön dört koltuğu boşaltmış,
Korka korka Kasabaya ulaşmış,
Bakmış yolda dört baldırı çıplak,
Üçü akıllı biri avanak,
En azının götünde dört yama var,
Ellerinde birer kosa birde çuval,
Bakmış yolcular yok ortada,
Sormuş bunlara,
Bunlar demiş biziz onlar,
Otobüscü sinirden basmış gayarı,
Almamış otobüse bunları,
Çakır çayın kavunları meşhurdur,
Ozan çayının balıkları,
Ozan çayı dediysem köyümüzün tek ozanı bu çay,
Lara harmanından önce eski harman köyün içinde,
Şakir in mehmet havalımı havalı,
Şakirin gözler görmez zavallı,
Hürü halam dilsiz türkü söyler,
Tilkinin olanlar kirliyle türlü,
Garibanlık diz boyu hiçbir bokumuz yok,
Ama yaşıyoruz tam tekmil havalı,
Onbaşı eli öpülesi bir adam baba dostu,
İkizler arkadaşım,
Şıddayının Zeynep havalı,
Manavlar köyün iki bakkalı,
Gamarın ev meydana bakar,
Katiplerin kapıdan,
Karacula var yaşar bedavadan,
Bade dayının başı ağrır karıdan,
Topal Alinin bisiklet özel,
Teksas hem akraba hem arkadaş,
Alirza var komşu Alamanyada,
Anlatmakla bitmez bizim Kasaba,
Burada bakmaz kimse hesaba,
Çocukluğumuz böyle geçti yoklukla,
Sonra yat uykuya rüyalar bedeva,
Bedevadan yaşayıp tükettik çocukluğu,
Birde ikibuçukluğu kaybetmeseydik,
Kimbilir şimdi nerede alırdık soluğu
Kayıt Tarihi : 30.1.2013 10:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!