Şair Ağaya;
Selam yollayıp andık Malatya’nın yazını
Yedik yedik doymadık ağanın kirazını
Yarına kalsın diye ayırdık birazını
_______Kokusunu hissettik muhtaç kalmadık bağa
_______Verdiğinle var ol sen çok yaşa şair ağa
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Çok candan bir ses.
Dostluğa övgü her dizesine sinmiş şiirin.
Türk konukseverliğinin ifadesiydi okuduklarım.
Dost NALBANT'a selamlar.
Şair ağam keşke ben de ekleseydim bir dörtlük..Ahh Malatya kirazım..Gündüzbey kirazım..O ne tattır, o ne güzelliktir. Yemeyen bilmez, yiyen terk edemez. ))
Şair ağamın zengin gönlüne sevgim saygımla..Ömrü uzun olsun..Seneye bize de düşsün dilerim ağam..
Okuması bile çok güzeldi..
Çok güzel çok fevkalade olmuş hocam yüreğinize sağlık Başarılar. Hele seslendirmedeki o küçük şeker kız gerçekten tat katmış Seslendiren Mustafa beye de teşekkürlerimi sunuyorum.Saygılarımla...
Bu güzel siiri Güldeste'mizde paylasiyorum hocam yüreginize saglik tam puanimla listemde...
Yorum cook güzel olmus hele o kücük kiss yok mu harika :))
Selam ve dualarimla...
Kiraz
Şair Ağaya;
Selam yollayıp andık Malatya’nın yazını
Yedik yedik doymadık ağanın kirazını
Yarına kalsın diye ayırdık birazını
_______Kokusunu hissettik muhtaç kalmadık bağa
_______Verdiğinle var ol sen çok yaşa şair ağa
Kütür kütür kirazlar al kan gibi bal şerbet
Malatyanın kirazı böyle olmalı elbet
Sağolsun ağamızın kesesine bereket
_______Fidanlar buradaydı muhtaç kamadık bağa
_______Ellerin dert görmesin çok yaşa şair ağa
Bizim ağa cömerttir gönlü gözü pek geniş
Bunlar nedir ki dostlar hepsi bir kasa yemiş
Nazar olmasın diye herkese göndermemiş
_______Tez elden ulaştırmış ayak uydurmuş çağa
_______Bağın bahçen bol olsun çok yaşa şair ağa
Yedikçe kirazları dedik atana Rahmet
Dualar etti sana Tülay,Mustafa,Afet
Seneye yine gönder tükenmeden bir zahmet
________Malatyalı hemşerim özü benziyor dağa
________Ömrüne bin berket çok yaşa şair ağa
EMBED SRC=www_antoloji_com_1416647_55[1].mp3'
Mehmet Nalbant
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kiraz adlı şiirde hata varsa lütfen buraya tıklayarak bize bildiriniz..
9 Günde Sigara Nasıl Bırakılır? Videoyu İzleyin!
Bu şiirin hikayesi:
Değerli şair dostlarım; afet kırat, tülay polat ve mustafa doğan'a küçük bir ikramım vesilesiyle benim için yazdıkları bu güzel şiir için şükranlarımı arzederim.
Bu güzel siiri Güldeste'mizde paylasiyorum hocam yüreginize saglik...
Selam ve dualarimla...
çok yaşa şair ağa çok yaşa:)) emi çok
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta