EN İYİ TERBİYE HADDİNİ BİLMEKTİR.
Şu on yıl içinde neler olmadı
İnsanlığa kazık vuran vurana
Birgün olsun hak yerini bulmadı
Devlet kasasını yaran yarana
Düdükler yaşadı baş tacı oldu
Ayağı kayan bir çocuk
Kadar şaşkınım, bilemedim
Düz yolda yürümenin imlâsını
Kanayan dizlerime bakıp da
Ağlamayı öğrenemediğim gibi
Devamını Oku
Kadar şaşkınım, bilemedim
Düz yolda yürümenin imlâsını
Kanayan dizlerime bakıp da
Ağlamayı öğrenemediğim gibi
HASBİHAL GRUBU ŞİİR ÇÖZÜMLEMESİ
ZÜLFİKAR YAPAR KALELİ & KIRAN KIRANA
Şu on yıl içinde neler olmadı
İnsanlığa kazık vuran vurana
Bir gün olsun hak yerini bulmadı
Devlet kasasını yaran yarana
Herkesin insanlıktan bahsettiği aradığı bir dönemde şair döneminin dertlerini şiirle dile getirmiş. Dejenere olan utanma duygusu kalmayan insanlığı arayan bazı kimselerin bile insanlığa zarar verdiğini dile getiriyor. Şair burada öyle güzel bir tespitte bulunuyor ki devleti soyuyorlar ama nedense hak yerini bir türlü bulmuyor diyor.
Düdükler yaşadı baş tacı oldu
Çalanları dersen hep rağbet buldu
Bazıları çaldı yedi kayboldu
Tepinip tahtayı kıran kırana
Hak etmeyen insanların hep baş tacı edildiğini, soyan, çalan, dolandıran insanların hep ön sıralarda olduğunu ve hep itibar gördüğünü bazılarının çaldıktan sonra bir daha görünmediğini söylüyor. Çaldıkları paraları nerede harcayacağını bilemeyen bu kişilerin o kadar şaşırıp şımardıklarını ve sağda solda tepinip durduklarını söylüyor şair.
Burada durum felç nasıl orada
Burada mazlum bitti beyler harada
Dayısı olmayan hep kapılarda
Tek sıra kuyrukta duran durana
Sanırım şair kendi bulunduğu sosyal ekonomik durumdan bahsediyor felç oldu diye ve soruyor sizin oralarda nasıl diye. Mazlumların artık dayanacak gücü kalmadı ama bey diye geçinenler haralarda keyif çatmakta diyor. Devlet kapısında tanıdığı olanların her işi tıkırında giderken garibanların işlerinin yürümediğini her işi yürütmek için bir sırada beklemeleri gerektiğini anlatıyor bize. Kim bilir belki de iş için sıraya giren gençler, hastane kapılarında sırada bekleyen hastalar anlatılıyor.
Bir kez olsun kimse bakmaz dününe
Dümbük beyler dil uzatır dinine
Bey yıldıza bakar mazlum önüne
Beyin hatırını soran sorana
İnsanların belli mevkilere geldikten sonra dünlerini unuttukları yaralıyor burada şairi. Ve diyor ki kendini bilmeyen gözünü para hırsı bürümüş adına bey denen kişiler dine de söverler başka şeylere de. Bütün bunlara rağmen utanma duygusu olmayan yine bu tip adamlar ama utanan nedense mazlumlar olmasına rağmen ye kürküm ye mantığının işlediğini yine de soyan dolandıran adamlara itibar edilmesi ve onların hatrının sorulması şairi üzüyor.
Bunaklar yaşıyor görmez mazlumu
Ezer ezer savururlar tozumu
Bir bilseydin içimdeki arzumu
Arzumu suçlayıp yoran yorana
Sanırım burada koltuğu bırakmayan siyasi parti başkanlarından bahsetmiş şair. Onlarında burnunun önünü görmeyecekleri kadar kör olduğunu. Şair öyle bir ruh hali içindeki muhtemelen bu işlerin nasıl düzeleceğinin hayallerini kuruyor ancak içindeki güzellikleri bile yargılayıp yoranlar olduğunu söylüyor.
Gönüldaşım dost aradım geldim geleli
Kimi buldum ise çıkar hileli
Ey abtal kaleli sersem kaleli
Sanma halimizi soran sorana
Dünyaya geldim geleli kendimi bildim bileli gönlüme uygun bir dost aradım ama kime dost dediysem bir hilesi çıkarı vardı. Ey saf sersem Kaleli diye kendine sesleniyor şair sana dost diye yaklaşanlar sanma halini soracak onlar mutlaka çıkarlarını düşünüyor diyor…
Kendimce yorumlamaya çalıştım. Umarım haddimi aşmamışımdır. Tebrik ve teşekkürler…
Selam ve saygılar…
Hasbihal Grubu
Leyla AKGÜL
Muhterem Hocam,on yıl mı dediniz!....Fazla insaflısınız...Ben otuz beş yaşında oldum...Kendimi bildim bileli,gözümü açtım açalı bu ülke soyuluyor.Nerdeyse bir asır oldu..Yıllarca kasanın anahtarını haramilere teslim etmedik mi?Bunu millet kendisi yapmadı mı?Bunda asıl suçlu biziz...Yapacağımız tek şey 'Kendim ettim kendim buldum;gül gibi sararıp soldum' türküsünü ağıt formunda söylemektir.Hep bir ağızdan,cümbür cemaat..Soyanları besleyenler de en az soyanlar kadar mesûldür.En küçüğünden en büyüğüne kadar idareciler toplumun aynasıdır.Demek ki toplumdan bunlar yansıyor.Hem yaşanan hadiseler münferit değil..Komple bir düşünce tarzı ve mantık ürünü!..Biz 'Kendim ettim,kendim buldum' şarkısıyla doğduk,Allah bilir yine bu şarkı eşliğinde son nefesimizi vereceğiz...Kafanı fazla yorma hocam...Kalplerde vicdan denen polis olmadıkça değişen hiçbir şey olmaz.Dün böyleydi,bugün böyle,yarın da,arzu etmeyiz ama,böyle olacaktır.
Ayrıca yazdığınız güzel yergiden dolayı sizi kutluyorum.Selâm,saygı ve muhabbetlerimle..
M.Nihat MALKOÇ
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Benim de dayım yok olarar da ustadım???
ne güzel anlatmışsınız gönlünüze salık
yaşam kılıç olmuş ..vurdukça kesiyor bir yanımızı..kaçış yoktur bu oyundan... bu düşüncelerde yüzdükçe...tebrikler. çok güzel anlatım....atıl kesmen
çok haklısın
sevgiyle
El hak.....
Alamet-i kıyamet hocam..Ne yapalım..
Tebrikler duyarlılığınıza..
saygılar
Tebrik ederim dost... Aynen yazdığın gibi. Selam ve sevgiyle...
Merhaba!Gönüldaşım Kaleli,
Sen aptal değil,tam bir Abdal'sın.
Sanmaki bu yolda herkes hileli,
Gönlü seninle olan birçok dost vardır bilesin.
sana selam olsun gönlü ve yüreği kutlu sevdalarla dolu yiğt ozan...
Gönüldaşım dost aradım geleli
Kimi buldum ise çıkar hileli
Gercek dostlar yıldızlar gibidir karanlık çökünce cıkarlar bir tanede olsa öyle bir dostun varsa yeter sahte yüze ne gerek kutlarım.
Gurbet meleği
aziz dostum diyebilirmiyim sayın Kaleli..dostlarınız var..bakmayın şiirden şiire hatırlasalarda dosttur..siz bir imdat diye bağırın,görün dostlarınız var mı yok mu..koşarken beni ezer geçerler..:)) yine çok güzel bir şiir,kutlarım..sizin şiirlerinizde ozan kokusu var..saygılarımla
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta