Yolu çakıllıydı hani, ağaçlar altından,
Geçilerek ulaşılırdı kendisine,
Hani bacakları gıcırdayan,
Kocaman romantik görünümü,
Tahta sandalyeli, ahşap masaları vardı
Yüzerek kulaklara yayılan,
İnceden bir arabeskin koynunda,
Çırpınan veya yeni şahlanan,
Sevdaları olurdu hep.
Nispetler, çalımlar, cakalar,
Şakalar, dokunmalar, nazlar,
Ve hep gülüşmeler vardı doyumsuz,
Gizliden oynanan sevdalar,
Çelme takılan aşıklar,
Tavla pulu şak şakları.
Gurup gençler neşeli,
Saçlar başlar bir alem,
Çekişirlerdi aralarında,
Maç, manita yorumlarında.
Küçük ahşap kapılı,
Çam dallarından saçlı,
Ve minik camlı barakasında,
Isınırdık ne güzel,
Kardan yorgan olduğunda.
Gönül yaygarasında,
Dolanan bir kol, bucaksız deniz gibi,
Her mevsim daim kalacak,
Kır kahvesi anıları...
Kayıt Tarihi : 21.8.2007 11:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

hissettim..Şiirin içinde kaldım kırkahvesi
tadında..
Kutlarım üstadım TEBRİKLER..
Selam ve muhabbetlerimle birlikte tam puanımıda
yolluyorum size vede bu harika eserinize..Kalemin
daim olsun...yunus karaçöp
TÜM YORUMLAR (5)