Kır, Deniz ve Bayram Hallerine Dair İron ...

Topağaç'tan Barbaros'a Çamlık güzergahından
Limanı solda bırakıp cevizliğe yönelmek
Böyle bir macereya her niyetlendiğim zaman
Yol sanki bir sonu meçhul örgüdür ilmek ilmek

Hep o ilk çeşme şaşırtır hani çınar yanında
Böğürtlenler güler işbu hale görüp anında
Yakan güneş boncuk boncuk ter üretir alnında
Ne hoş kanmak serin suya, onunla terin silmek.

Bu yeni çeşmeden sağa dönmemek lazım hemen
Şu anızlar belki birkaç ay önce çayır çimen
Yol uzar gider, menzil olur sanki bize Yemen
Nadir gelince kolay olmaz elbet yolu bulmak

Bakarsan bağ olur bakmazsan dağ demiş atalar
Dünya fani, bağ, bostan, tarla, mal mülk ve metalar
Emeksiz yemek yok, tembel daim uykuya dalar
Şu dut altında ne tatlı olur uykuya dalmak

Dağda gezen adam meyve aşılıyor ibret al
Biraz gayret, toprağa bak, yorul, in denize dal
Yahya Selim ve Asaf Aziz de gelsin, haber sal
Gel, dön, dolaş, ara da bul, işin kel kafa yolmak.

Gıdıklamaca oynuyor amcalar, babalar hey
Mübarek bayram, neşeli olun süt bey ve bal bey
Halim, o şarkıyı çal ve söyle, neydi, de hudey
U deyl mi anlamam dedik ya mübarek gün tu dey
Bayramda bu ne uyku, sıcaktan mı böyle solmak.
Denize, şemsiye yok, takdir buğday tenli
olmak.