kim olsun kimse gibi aşkın hüsnüyusufu
susan o dinleyen o su gibi susayan o
alıp satılan çile yanıp yanılan mecnun
sorunca bir keşişin -yalnız bakışlı biri -
gam yüküne karışmış kalbindeki uykuyu
kim gülüyor üstüne çarşıdaki abdalın
yükü taş olan şaşkın hırkası kum denizi
ırmağa sedef çeker gövdesi güz kokulu
boynuna ip uzatan yardan el almış bi kez
perçemi çizer sırrını bu dünya aynasının
kim hoş tutmuş üzülüp dağınık bedenini
oyuncu başıyla bir alicengiz eksik
hayat cinnete perde kuliste mübalağa
ölmeden bir çağırırlar fısıltı ülkesine
söyletirler ayna tutup: neyime cengaverlik
kim yaza benden ayrı şehr'içinde şehrengiz
kalbini küle tutmuş yangın gözlü hokkabaz
kendi kendine kanlı bu dünya sahnesinde
alkış ki ayıp ona bir başka dünya da yok
şaşırıp kimin yerine oyuna girse
kim acıta söz ile kalbi tamam olanı
münafığın tahtında altın tacı pas tutan
soyunarak toplanan bayrak açmış şeytana
sanki dünya beyazdır ya ak libas giymeye
bir çocuğun özründen tenine sağlık bulan
kim kalbini mezata düşürmüş boş diliyle
çerçi yok dükkan yok sanki ya ferman verilmiş
güya dünya kalp pazarı mülk niyetine
kalp kalesi beyiydim avcı ilmine kandım
eskidim kocadım düştüm pul kıymetine
(Sırat Şiirleri 1981- 1984)
Haydar ErgülenKayıt Tarihi : 23.5.2003 02:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!