Güneş yavaş yavaş battı batıyordu.
Kimileri kuytu yerlerden silah sıkıyordu.
kimileri özgürlük ateşi yakıyordu
kimileri öyle melül melül bakıyordu
kurşunların uğultuları şarkıların nağmesini andırıyordu
kimi katiller hayallerinde mahsumiyet canlandırıyordu
zan ediyorlardı toplumların vicdanlarını kandırıyor
kimi entrikalar kimi yalanlar planladıkça planlar
kimi toprağa hakim olur kimi havaya
kimi ihanetçi olur,kimi sadık kalır davaya
ezilenden emekten yana olan gelsin buraya
beni ademiz diyenler gelsinler şuraya
dünya halidir ağlayanda olur gülende
bir anda doğanda oluyor ölende
insanoğlunda cahilde oluyor bilende
bir mekanda kalanda oluyor gidende
kimilerinde açlık kimilerinde boldur paraları
kimi göbek atar kimide dermansızdır yaraları
kiminin allı pullusu var kimininde karaları
sevenide çok oldu sevmeyenide buraları
bu nasıl dünya bu nasıl terazi
kimini ihya etti kiminide etti marazi
dünyanın terazisi şaştıkça şaştı
kimine sefalet kimine köşkler düştü
kimi varlıkla kimi yoklukla pişti
kiminin yokken.kiminin ağzındaki altın dişti
kiminin kalemi susar kimide yazar
kimi saray yaparken kimi mezar kazar
kimide topluma huzur verir kimide bozar
kimide mecnun olur gezdikçe gezer
Kayıt Tarihi : 1.9.2010 09:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!