kalbin kadar insan olursun
insan olduğun kadar seversin
sol yanında sadece bir et parçası taşıyorsan
buruşturulmuş bir kağıt gibi çöpe atılmışsın
sevdiğin kadar değil
kimi seviyorsan o kadarsın
gittiğin kadar sıradan
direndiğin kadar uğruna ölmeye değersin
insanları oyuncak sanıyorsan
gelirken gülücükler saçıp, kandırıyorsan
giderken kanattığın yaralara tuz basıyorsan
çiçeklerden bal çalmaya alışmışsan
bir dikenle yaşlanmaya hazırlanmalısın
değildir şu söylenen bir kehanet:
insan zulmeder, kaderse adalet
ağlattığın kadar ağlarsın
sızlattığın kadar sızlarsın
aldattığın kadar aldanırsın
gittiğin kadar küçülürsün
unutma, sevdiğin kadar değil
kimi seviyorsan o kadarsın
karşına bin yol bile koysalar
sen sadece birini seçersin
eğer zerre kadar onurluysan
o yoldan geri dönmezsin
tüm yolların nihayetinde
Hakk’ın huzura çıkarsın
okunur ömrü hayatın, dinlersin
ey yalancı ve nankör nereye kaçacaksın
kalbi, ruhu, aklı veren hariç herkesi sevmişsin
meğer hayatı sonsuz sanıyorken
Azrail’in kollarında uyanmışsın
cehennemde değil ihanet ateşinde yanarsın
unutma ki oateşi onu sen yakmıştın
kalbim temiz, deyip kulluktan kaçmıştın
hani varsa her sevginin bir bedeli
Allah’ı (C.C) sevmeninki en yücesi
hatırlasana ateşteki İbrahim’i (A.S)
çarmıhtaki İsa’yı (A.S)
çöl sürgünündeki Muhammed’i (S.A.V)
İbrahim (A.S) , ben öyle sönüp batanları Tanrı diye sevemem, demişti
Muhammed (S.A.V) , bir elime GÜNEŞ’i
bir elime AY’ı koysanız ben bu davadan dönmem, demişti
ne İsa’yı (A.S) çarmıha gerebilmişti günahkarlar
ne İbrahim’i (A.S) yakabilmiş
ne de Muhammed’i (S.A.V) durdurabilmişlerdi
tarih diyor ya, sevdiğin kadar değil
kimi seviyorsan o kadarsın
korktuğun, kaçtığın kadar değil
başkaldırabildiğin kadar sevmişsin
günahkarlar için tüm ölümler erkendir, bilmez misin
unutma: hesap ettiğin kadar değil
hesapta ne kadar varsa o kadar yaşarsın
ya pişman olursun anadan doğduğuna
ya da şükredersin sonsuz olanı tercih ettiğine…
29.VI.10
İsa YılmazKayıt Tarihi : 29.6.2010 18:09:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İsa Yılmaz](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/06/29/kimi-seviyorsan-o-kadarsin.jpg)
İnsana yaratılıştan verilen fıtrat îcabı bizler sevdiklerimizin içinde yaşamak, onlarla beraber gülmek, ağlamak isteriz. Düğünümüzde bayramımızda, kederimizde kıvancımızda, acımızda sevincimizde hep sevdiklerimizi yanı başımızda görmek ve hattâ sevdiklerimizin yanında ölmek isteriz. Çünkü düştüğümüzde elimizden onlar tutar, başımız veya dişimiz ağrıdığında sevdiklerimiz merhem olur, bir derdimiz olduğunda sevdiklerimiz çâre bulur... Ancak şurası da unutulmamalıdır ki, insanın ilgi duyduğu dost ve sevdiklerinden ahlâkî alışkanlıklar alıp onların davranış şekillerini benimsediği de bir gerçektir.
Âdem (as) yaratıldıktan hemen sonra, sevdiği bir eş olarak beraberinde Havvâ validemizin de yaratılması, ikisi arasında derhal sevgi, muhabbet ve ülfet vâr edilmiş olması ve ikisinin de gerçekten birbirini sevmesi insanoğlunun ne derece sevdikleriyle birlikte yaşama isteği ile dolu dolu yaratılıp bu istekle yaşadığını gösterir. Cenâb-ı Hak da bu isteğe cevap olarak insanoğluna sevebileceği eşler, dostlar, ahbaplar ve arkadaşlar yaratmıştır. Madem sevdiklerimizi bize Cenâb-ı Hak ihsan etti, öyleyse onları Allah için sevmeliyiz. Biz onları Allah için seversek, inşallah Cenâb-ı Hak da ebedî âhiret yurdunda onları bize, bizi onlara ihsân edecektir.
sAYGILARIMLA
TÜM YORUMLAR (3)