Boşluğun ortasında savrulan gül yaprakları gibi çürümeye yüz tutmuş duygularım. Deniz ve rüzgar susmuş, gözlerim ise ağlamayı unutmuş. Hüzünlü bir çocuk gibi ruhum soyunmuş gönül mahkemesinde yargılanıyor.
Yıkıntılar onarılmıyor. Menekşe mavisi gökyüzüne rağmen ruhum parçalı bulutlu. Kopacak fırtınanın kara bulutlarını bekliyor gibi. İçimde keskin bir kaygı taşıyorum.
Akşamın öksüzlüğünde keşfedilmemiş bir ülkenin yolcusuyuz. Duyduğumuz melodideki ezgi hüznün son notaları sanki.
Umutsuz bir gezgin, yurtsuz bir yolcu gibi akşamın öksüzlüğünü yaşıyoruz. Yokluğun caddelerinde gezinirken sokak itleri gibi tepilmekten yaralanmış, duygularla savruluyoruz. Ayaz gecelerin buzlarında yoğurmaya çalıştığımız duygularımızı.
Uslansana, acım benim, dinlenip dursana artık.
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık
Devamını Oku
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık
Sen kimdin Vazgeçemiyor ve ya vazgeçmek istemiyordum...
Belki bu bir bağımlılık ve de çaresizlikti sevgimin asil duruşuna karşı ama hiç de pişmanlık duymuyor ve sadece özleminin kâbuslarına sarılıp, benliğimin dermansızlığıyla uğraş verip baş etmeye çalışıyordum yüreğimle...
Sevmenin de bir bedeli olduğunu bilmesem can verecek dermanım olacaktı bu beden düşkünlüklerinden ve sen, nasıl bir sevgiyle içime çökmüştün ki yıllardır dolanıyorum o balçık ovası bataklıkta...
Neden sevmelerin her kolu sana doğru uzanıyor, her ses senin sesine yapışıyor, nedendir tüm bakışlarımın ardındaki durgunluk, donukluk, tutukluk sen sebebine bağlanıyor?
Mustafa Yılmaz
Ant+10
İÇTEN GELEN SAMİMİ DUYGULARA ŞAHİT OLDUK, SİZİ KUTLARIM EFENDİM.
Güzel çalışma.Yürekten akan duygu seli, hele konu aşka gelince özlem,sitem bütün duygu yükü birarada kutluyorum kaleminizi,selamlamlarımla.
'Unuttuk sevmeyi... En içlendiğimiz şarkının sözlerini unutur gibi...
Çılgınca tükettiklerimizin arasına sevdalarda katıldı... Zamanı tüketirken, bilemedik kıymetini 'karanfil kokulu' mendillerin.. Hatıra defterlerinin arasında kaldı 'gül kurusu' mektuplar... Köşebaşlarında görmek için sabah akşam beklediğimiz yüzler yok artık...
Sıraya girmiş 'hercai gönüllerden' medet umuyoruz şimdi... Biri olmazsa, düğeri... Oysa aşk affetmez, onu bile unuttuk...'
Yazınızdaki 'umutsuzluğa' eşlik etmek istedim Fatma (Deniz) Hanım... Düşündüklerimdi, 'zamane aşklar' için...
Yine etkili, seçkin bir yazıydı... Tebriklerimle...
Şiirinizi
begeniyle okudum
kalemin anlamlı güzel duygularına teşk. hep bir sorgulama içimizde.
Yaşarken belki de anlayamadığım duygular değilmidir kapılmış giderken ...eksiklerini veya abartılmışlıklarını anlayabilmek mümkünmüdür noktayı koyduğumuzda ...yaşamak istediğimiz aşk hep düşlerimizde ....okuyunca benim kalemimden damlayanlar...yüreğiniz , kaleminiz daim olsun sevgi ve saygılarla....+...
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta