Onlar
kırklar otuzlar yirmiler onlar
özürlüler
bir yanda beyin özürlü
bir yanda doğuştan fiziksel
doğuştan
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Önce 'ben...'
Herkes kendinden mesul ise, özrümü kabul ediyorum Yüksel Nimet Hanımefendi......
Sözle, yazmayla 'kendi özrümüzü' belki affettirebiliriz... Ama ya, 'özürlü kalmalarına' neden olduklarımız? En azından seyirci kaldıklarımız ne olacak? Sorumluluğumuz bitiyor mu iki satır yazmayla... Birkaç cümleyle?
Duyarlı yüreğinizi içtenlikle kutluyorum... Saygılar sunuyorum, Efendim...
AYAKTA ALKIŞLIYORUM SİZİ...
YÜREĞİNİZ BU DURUMLARA NASIL YANMIŞ Kİ, BÖYLE ANLATMIŞSINIZ...
GÜN GEÇMİYOR Kİ, YÜREK YAKAN BİR HABER OLMASIN...
ARTIK BUNLARA DUR DEMENİN BİR ZAMANI GELDİ...
BU ÖZÜRLÜLERE BİR ŞEYLERİ ZORLA ÖĞRETMEK LAZIM...
AMA NASIL?
GÖNÜLDEN KUTLUYORUM EFENDİM... SEVGİLER VE SAYGILARIMLA...
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta