Anlasaydım suskunların dilinden,
Ne konuşur, ne söylerdi kim bilir.
Ölü kalksa mezardaki yerinden,
Ne konuşur, ne söylerdi kim bilir.
Şu harâbe duvar, şu yıkık çatı,
Susup durmasaydı böyle kaskatı.
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.