Ve
ölü doğumlara çekilen sancılar.
Unutmak mı?
Unutmak,
kaybolur gibi olur zifiri karanlıkta,
sonra yatıya kalır,
bir düşe dalarsan
unutmanın
ancak kendisi olur,
unutulan.
Ve
unutursun nereye gömdüğünü
ölü bir umudu.
Sonra soldurursun kendini,
oldurursun bir suskunun içinde çığlık çığlık.
Unutmak,
Kül olur,
kil olur,
gül olur...
Göresin gelir dipsizliğin dibini.
Damar damar korsun yüreğini,
bir düşün altına.
Arınmak için ölü doğum sancısından,
Pas'pas der, içinden çıkar da gönül koyduğun...
Paslaşırsın,
neticeye odaklanmaksızın...
Coşkunun,
oyunun kendisi olduğunun farkındalığında.
Ve sonuç kendiliğinden çıkar gelir.
Ölü bir deniz dökülür nehre.
Nehir akar yeraltına.
Yeraltında kaynar, içi kuyunun.
Ve
deliler,
delice suya yazar ortak sevdalarını.
Suları bulanır.
En verimli topraklarının kızıllığını
güle yazarlar,
küle yazarlar,
kile yazarlar.
Atarlar kilden tabletlerini düşün en göz kamaştırıcı külüne.
Gül üşür..
Ve
gül’üşür deliler.
Göz kamaştıran aydınlığın,
en zifir karanlık olduğunu bilirler.
Kül kızmaz,
Kil sızmaz,
Gonca kalmış gül ise kıymaz.
Bülbülüne.
Bülbülüne,
katmer katmer serpilmeye niyetli,
düşü üşür.
Sancısı biter,
Sevdanın ölü doğumunda,
Düşü'k,
Siyam ikizi,
Bir çift yürek...
Her defasında...
Taş İskeleKayıt Tarihi : 19.7.2022 21:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Eyvallah kardeşim. Yüreğin dert görmesin.
TÜM YORUMLAR (2)