Gül değilsin, bülbüller âşık olmaz ki sana,
Saksılarda süs olmazsın, karanfil değilsin.
Mor menekşe gibi kokmazsın,
Hanımeli gibi nârin de değilsin,
Lâleler gibi şatafatlı tarhlarda da görünmezsin.
Sen kaldırım kenarlarında yetişirsin kendi kendine,
Ne ekmek, ne su istersin,
Çöle kıyısı olan kentlerin
limanları sıkıcı olur
kuş uçar gemi geçmez,
kervan zaman içinde.
böyle kentlerde insan
fırtına gibi sever,
Devamını Oku
limanları sıkıcı olur
kuş uçar gemi geçmez,
kervan zaman içinde.
böyle kentlerde insan
fırtına gibi sever,
Kimbilir herbirinin nasıl acılı öyküsü,nasıl kırgınlıkları var.Sosyal bir tema seçmişsiniz.Nasıl zarif bir yürektir'ki bu sözkonusu edilen kadınlara toplumumuzdaki sözde' er 'lerin bakış açısı ortada iken siz birde o canım çiçek ile taçlandırmışsınız.Tebrik ediyorum nezih kaleminizi hocam.Beşkese fak'ı idi okuduklarım.Saygımla ve tam puanımla
Ne kadar güzeldir akşam sefaları
Kırmızısı,pembesi,beyaz ve
sarı renkleri ile kimisi de ebrulüdür
kendilerine has kokularıyla.
Kutluyorum değerli kaleminizi.
Susmasın
farklı ve oldukça anlam yüklü şiir
yüreğinize sağlık dost...
saygılar...
yine çok güzel ve çok özel bir şiirdi.saygılarımlaaaa.
Gönülden kutlarım kaleminize sağlık
Mesut Özbek
Elinize sağlık Üstad,
Çok güzel bir anlatım ve benzeşim yolu
seçmişsiniz Sokak Kadınları'nda.
selam ve saygılar.
kadınları çiçeklre benzeterek pahtı başkalaır tarafından yönlendirilmiş soka kadınlarını bir kaşam sefasına benzeterek cemiyetin bir yarasını hatırlatan şair yüreğe selam ve saygılarmla o akşam sefaları kendiistekleriile akşam sefası olmuyor hocam mesleki bir anımı şiirleritimiştim buda bir kaşam sefasırdı bakınız şiirin sonunda nasıl HAYKIRIYORSU İNSANLIK ALEMİNE 10 puanla şiirinizi süsşerken biröşiirimi şiirnie destek olarak asıyorum kabuş buyurun
Yaprak olmaktansa toprak olmak isterdim
Yaprak olmaktansa,toprak olmak isterdim
Kelimelerle anlatacak gibi değil ki derdim
Böyle diyerek başladı yaprak hanım sözlerine
İki damla yaş dolandı yaprağım gözlerine
Anamı hiç görmedim bilemem simasını
Lanet ile anıyor vicdansız babasını
Vermişler on beşin de, bir altmışlık adama
Satılmış bir mal gibi,olmuş bir körpe ana
Bir kızım var diyordu yolda görsen tanımam
Çünkü göstermediler, adını da anamam
Doğurduğum çocuğu, kucağımdan aldılar
Beni de, tekme tokat sokaklara saldılar
Para karşılığında böyle oldum kan,ana
Tanrı, günahlarımı yüklemeli babama
Başlık parası için, söndürdü hayatımı
Dürdüler defterimi,kararttılar bahtımı
Sahip çıkmadı bana, babam ve kardeşlerim
Çözülemez kör düğüm oldu,benim işlerim
Sokaklarda kalmıştım,üzüntülü hicranlı
Aynı zamanda açtım,yok muydu bir vicdanlı
Derken bana yanaştı tokatlı delikanlı
Gözleri hayat dolu,davranışları canlı
İnandım sözlerine, beni seviyor sandım
Konuşurken dinledim,tatlı hayale daldım
Bel bağladım bu gence, umut ışığım oldu
Meğer hata etmişim,hayatım harap oldu
Aldı getirdi beni, Sivas’a yalan,dolan
Koptu küçük kıyamet o anda oldu,olan
Amacı satmak imiş, beni genel evlere
Karşı çıktım olmadı, bak şu göğüslerime
Çıkılmaz bataklığa, düşmüşüm boğulmuşum
Sivas ta,genel evde, bir sermaye olmuşum
Etimi sattığımda yetmiyor, patronlara
Bir de dost tutu diyorlar ve haykıra,haykıra
Haftada bir gecede dostunla kaldın diye
Hep borçlandırıyorlar, şunları aldın diye
Açılınca kumbara,yarısı hac ananın
Geri kalan yarısı,dostun ve masrafların
Yüz bin ana parası dost ile kaldığında
Yüz bin de dostun ister içeri aldığında
Sevinir,birde güler, paramızı yiyenler
Kem gözle bakıp horlar,bunlar fahişe derler
Bir ömür sömürülür, burada sermayeler
Bu noktada toplanır,amaçlar ve gayeler
Şuhluğun yok olunca,sokaklara düşersin
Yaşamaktan bıkarsın,kederinden inlersin
Sonumuzu bilmeyiz nerdeyiz ne oluruz
Kuru yaprak misali,rüzgarla savruluruz
Bir kez damga yemişiz,silsen çıkmaz, ne çare
Düşmüşüz bataklığa,olmuşuz bir biçare
Kelimelerle anlatacak gibi değil derdim
Yaprak olmaktansa, toprak olmak isterdim.
Şair Yusuf Değirmenci
kadınları çiçeklre benzeterek pahtı başkalaır tarafından yönlendirilmiş soka kadınlarını bir kaşam sefasına benzeterek cemiyetin bir yarasını hatırlatan şair yüreğe selam ve saygılarmla o akşam sefaları kendiistekleriile akşam sefası olmuyor hocam mesleki bir anımı şiirleritimiştim buda bir kaşam sefasırdı bakınız şiirin sonunda nasıl HAYKIRIYORSU İNSANLIK ALEMİNE 10 puanla şiirinizi süsşerken biröşiirimi şiirnie destek olarak asıyorum kabuş buyurun
Yaprak olmaktansa toprak olmak isterdim
Yaprak olmaktansa,toprak olmak isterdim
Kelimelerle anlatacak gibi değil ki derdim
Böyle diyerek başladı yaprak hanım sözlerine
İki damla yaş dolandı yaprağım gözlerine
Anamı hiç görmedim bilemem simasını
Lanet ile anıyor vicdansız babasını
Vermişler on beşin de, bir altmışlık adama
Satılmış bir mal gibi,olmuş bir körpe ana
Bir kızım var diyordu yolda görsen tanımam
Çünkü göstermediler, adını da anamam
Doğurduğum çocuğu, kucağımdan aldılar
Beni de, tekme tokat sokaklara saldılar
Para karşılığında böyle oldum kan,ana
Tanrı, günahlarımı yüklemeli babama
Başlık parası için, söndürdü hayatımı
Dürdüler defterimi,kararttılar bahtımı
Sahip çıkmadı bana, babam ve kardeşlerim
Çözülemez kör düğüm oldu,benim işlerim
Sokaklarda kalmıştım,üzüntülü hicranlı
Aynı zamanda açtım,yok muydu bir vicdanlı
Derken bana yanaştı tokatlı delikanlı
Gözleri hayat dolu,davranışları canlı
İnandım sözlerine, beni seviyor sandım
Konuşurken dinledim,tatlı hayale daldım
Bel bağladım bu gence, umut ışığım oldu
Meğer hata etmişim,hayatım harap oldu
Aldı getirdi beni, Sivas’a yalan,dolan
Koptu küçük kıyamet o anda oldu,olan
Amacı satmak imiş, beni genel evlere
Karşı çıktım olmadı, bak şu göğüslerime
Çıkılmaz bataklığa, düşmüşüm boğulmuşum
Sivas ta,genel evde, bir sermaye olmuşum
Etimi sattığımda yetmiyor, patronlara
Bir de dost tutu diyorlar ve haykıra,haykıra
Haftada bir gecede dostunla kaldın diye
Hep borçlandırıyorlar, şunları aldın diye
Açılınca kumbara,yarısı hac ananın
Geri kalan yarısı,dostun ve masrafların
Yüz bin ana parası dost ile kaldığında
Yüz bin de dostun ister içeri aldığında
Sevinir,birde güler, paramızı yiyenler
Kem gözle bakıp horlar,bunlar fahişe derler
Bir ömür sömürülür, burada sermayeler
Bu noktada toplanır,amaçlar ve gayeler
Şuhluğun yok olunca,sokaklara düşersin
Yaşamaktan bıkarsın,kederinden inlersin
Sonumuzu bilmeyiz nerdeyiz ne oluruz
Kuru yaprak misali,rüzgarla savruluruz
Bir kez damga yemişiz,silsen çıkmaz, ne çare
Düşmüşüz bataklığa,olmuşuz bir biçare
Kelimelerle anlatacak gibi değil derdim
Yaprak olmaktansa, toprak olmak isterdim.
Şair Yusuf Değirmenci
kadınları çiçeklre benzeterek pahtı başkalaır tarafından yönlendirilmiş soka kadınlarını bir kaşam sefasına benzeterek cemiyetin bir yarasını hatırlatan şair yüreğe selam ve saygılarmla o akşam sefaları kendiistekleriile akşam sefası olmuyor hocam mesleki bir anımı şiirleritimiştim buda bir kaşam sefasırdı bakınız şiirin sonunda nasıl HAYKIRIYORSU İNSANLIK ALEMİNE 10 puanla şiirinizi süsşerken biröşiirimi şiirnie destek olarak asıyorum kabuş buyurun
Yaprak olmaktansa toprak olmak isterdim
Yaprak olmaktansa,toprak olmak isterdim
Kelimelerle anlatacak gibi değil ki derdim
Böyle diyerek başladı yaprak hanım sözlerine
İki damla yaş dolandı yaprağım gözlerine
Anamı hiç görmedim bilemem simasını
Lanet ile anıyor vicdansız babasını
Vermişler on beşin de, bir altmışlık adama
Satılmış bir mal gibi,olmuş bir körpe ana
Bir kızım var diyordu yolda görsen tanımam
Çünkü göstermediler, adını da anamam
Doğurduğum çocuğu, kucağımdan aldılar
Beni de, tekme tokat sokaklara saldılar
Para karşılığında böyle oldum kan,ana
Tanrı, günahlarımı yüklemeli babama
Başlık parası için, söndürdü hayatımı
Dürdüler defterimi,kararttılar bahtımı
Sahip çıkmadı bana, babam ve kardeşlerim
Çözülemez kör düğüm oldu,benim işlerim
Sokaklarda kalmıştım,üzüntülü hicranlı
Aynı zamanda açtım,yok muydu bir vicdanlı
Derken bana yanaştı tokatlı delikanlı
Gözleri hayat dolu,davranışları canlı
İnandım sözlerine, beni seviyor sandım
Konuşurken dinledim,tatlı hayale daldım
Bel bağladım bu gence, umut ışığım oldu
Meğer hata etmişim,hayatım harap oldu
Aldı getirdi beni, Sivas’a yalan,dolan
Koptu küçük kıyamet o anda oldu,olan
Amacı satmak imiş, beni genel evlere
Karşı çıktım olmadı, bak şu göğüslerime
Çıkılmaz bataklığa, düşmüşüm boğulmuşum
Sivas ta,genel evde, bir sermaye olmuşum
Etimi sattığımda yetmiyor, patronlara
Bir de dost tutu diyorlar ve haykıra,haykıra
Haftada bir gecede dostunla kaldın diye
Hep borçlandırıyorlar, şunları aldın diye
Açılınca kumbara,yarısı hac ananın
Geri kalan yarısı,dostun ve masrafların
Yüz bin ana parası dost ile kaldığında
Yüz bin de dostun ister içeri aldığında
Sevinir,birde güler, paramızı yiyenler
Kem gözle bakıp horlar,bunlar fahişe derler
Bir ömür sömürülür, burada sermayeler
Bu noktada toplanır,amaçlar ve gayeler
Şuhluğun yok olunca,sokaklara düşersin
Yaşamaktan bıkarsın,kederinden inlersin
Sonumuzu bilmeyiz nerdeyiz ne oluruz
Kuru yaprak misali,rüzgarla savruluruz
Bir kez damga yemişiz,silsen çıkmaz, ne çare
Düşmüşüz bataklığa,olmuşuz bir biçare
Kelimelerle anlatacak gibi değil derdim
Yaprak olmaktansa, toprak olmak isterdim.
Şair Yusuf Değirmenci
Sayın Beşkese, çok anlamlı ve çok güzel bir şiir okudum. Yüreğinize sağlık olsun.tam puan.
Bu şiir ile ilgili 46 tane yorum bulunmakta