Ve yağmur düştü toprağa
ve ben dışarıyı izliyordum ki
Eylüldü
soğuktu gün
kalbin de bugün kadar soğuktu
artık belki de bana
Ve akşam olmaktaydı
bense dünden beri
suçluluk ve utanç duygularının gölgesinde
sandalyede gömülmüştüm
ve yağmur düştü toprağa
toprak titredi
topraktan çıkan sesle içim titredi
şimşek çaktı gök gürledi
sen gürledin sandım korktum
gökyüzünün gündüz ışılamasına da
şaşırmıştım korkularıma karışık
belli ki senin öfken üstümdeydi
daha kötüsü daha acısı
bu dinmeyen bitmeyen yağmur
fırtınaya dönüşmekteydi
henüz gündüzdü
ama
her şimşek parlıyordu göz alarak
ve sanki
her gök gürültüsü
senin bana sinirinle hıncınla haykırıyordu
ve yağmur ki
o kadar güçlü
o kadar şiddetli
dövüyordu resmen toprağı
artık buna yağmur dememeli
ve bir şimşek
ve
bir şimşek daha
ve ellerimde kalemim
karanlıktı ama
bir mum ışığında yazıyordum
sana ya da kendime
ya da yazıyordum sadece
griye bürünmüştü şehir
gri giymişti sanki
gri ki aslında öfkenin gerçek rengi
bense suçluluk duygusunda
ve sana yaptıklarımın
doğrusuyla söylenince
bencilliğimin acısıyla
yanına gelmek istedim
eylüldü soğuktu
fırtına şiddetliydi
kalbin soğuk ve hiddetliydi
sen yanımda ol istedim
Ah! ne kadar bencilim
utandım yoktum
sen öfkeliydin yoktun
sen yoktun
ben yokluğundan yoktum
acıyordu içim sana yaptığımdan
'suçum büyük hakim hanım
kes cezamı kır kalemi gitsin
ben kendimi affedemedim
devletin beni nasıl affetsin'
ve fırtına öfkeliydi
ve sokaklar artık yol yerine
sanki nehirlerin yeriydi
yağmur suları yolları kaplamış akıyordu
arabalar geçerken sular sıçratıyordu
elektrikleri kesmişti öfkeli şimşekler
Ah o güçlü gözlerinde o güçlü öfke
ne kuvvetliydi
sevdalıydım bilirdin ya
hatalar affedilmezdi hayatta
cezası verilirdi
çünkü zaman geri dönemezdi
fırtınan şiddetliydi
dövüyordu toprağı
dövüyordu binaları yolları
dövüyordu sanki kendini suçlu bulan beni
fırtınan şiddetliydi
ve eylüldü
ve bitiyordu eylül
gece artık günden daha öndeydi
ve şiddetin korkutuyordu beni
ve fırtınan vuruyordu şehri
ve yağmur damlalarının gürültüsü
gök gürültülerinden daha kuvvetliydi
korkuyordum derinden
vereceğin cezadan
ulaşamayacağım sevginden
utancımdan da korkuyordum
ve sokaklarda seller akıyordu
şehir hiç olmadığı kadar griydi
sanki gri giyinmiş bir cellat gibiydi
sen yoktun
bense yokluğundan yoktum
resmine bakmak istedim
utandım gözlerinden
ve fırtına dövüyordu beni
kulaklarımda çınlayan
o yağmur damlalarının toprağa çarpış sesi
yaptıklarım ki onlar benim
günahlarım ve suçlarımın ta kendisi
değildi amacı ve yapmak istediklerimin şekli
değildi sevgimin akışı sana
ama utanılacak şeydi
sen 'Utandım' dediğinde
şiddetinle yok olasım gelmişti
ve akşam olmak üzereydi
ve senin kalbin soğuktu
bu Eylül günü kadar ki
ben titreyerek üşüyordum
sevdana açtım
yine de silinmek istedim
gözlerinin hiddetiyle
cezana çarptırılmak istedim
hemen olduğum yerde
ve sana yalvaramazdım
artık ya da bir daha
'Beni sev! ' diye
acı çektim yağmurun diniyordu
acı çektim gök gürültülerin bitiyordu
acı çektim gidiyordun
'GİTME! ' diye haykırasım geldi
sustum susmalıydım
suçluydum konuşamazdım
özür dileyemezdim
canını yakmıştım
olmuştu bir kez suç işlenmişti
özür mü dilenirdi
hatta ya özrümü kabul etseydin
canın daha çok yanardı belki
üzülürdüm
işte tam da o yüzden
özür dilememeliydim
cezamı çekmeliydim ya
susmayı da bilemedim
lanet ettim kendime
sana yaptığımdan ötürü
kendimi affedebilseydim keşke
sokaklara da atamadım kendimi güçsüzdüm
ve yangınım da sönmezdi
yanımda ol istedim
yoktun
yanına gelmek istedim
yoktum
ve fırtınan dindi
şehir sellerde
şehir elektriksizdi
aslında bu sorun bile değildi
gitmiştin
ben artık sensizdim
acı çektim yoktun
acı çektim suçluydum
acı çektim gece olmadı
acı çektim yanına gelemedim
ve son damla toprağa düştü
ve ben utancımdan sustum
ve son şimşek çaktı
ve son kez gök gürledi
ve sen artık yoktun
gitmiştin
ve ben artık yoktum
belki de
yoktum artık senin için...
Kayıt Tarihi : 24.9.2006 22:15:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sevdalılar bazen hatalar yapar ve hataların geri dönüşü yoktur hayatta çünkü geçen zaman geri dönmez. En büyük hatalardan birinin ardından kendime yakınma oldu bu şiir...
![Ozan Kıratlı](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/09/24/kes-cezami-ofkenle.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)