I
Hayat, doğduğun evde yanan ocakla başlar
Umut, nabza göredir, azaldıkça yavaşlar
Diptedir ilk basamak , varlık bazen yoktadır.
Ölüm, umutlarının tükendiği noktadır.
Keşke kaybettiğini aklım yerine koysa
Yokluk, penceresini bana açmıştı oysa
Kalbime yük olunca kursağımdaki boğum
Yokluğa yedisinde başladı yolculuğum.
Gamdan biçare gönül , bir tabut, dört cenaze
Tüm yetim çocukların derdi toplanmış göze
Cehalete söverek çattılar kaşlarını
Yürürken ben döverek kaldırım taşlarını
Öldün be anacığım, gözün arkada kaldı
Ölümle aramızda mesafeler kısaldı
Gayri cahildi dünya hem kördü hem sağırdı
Üstüne aldığı yük alttakinden ağırdı.
II
Ömrümüz geçiyorken, yıllar eğreti durdu
Atılan her adımda yollar eğreti durdu
Yalnızlık, nefesinden çıkan sesteki korku
Özgürlük, kadere ram, son nefesteki korku
Şahmarana yem verdik gençliğin ilk demini
Unutmadık, yutkunduk, verdiğimiz yemini
Çare göründü bize, sarıldığımız yılan
Gözümüzden yol alıp ruhumuza kıvrılan
Ne kadar acıdır ki hoş görünür beyhude
Hoş bir sadası kaldı güzelliklerin dünde
Şimdi zulmetin kiri okşuyor saçlarımı
Gizliyorum utançtan kirli avuçlarımı
Pazara sürdüm bilmem kalbimin pahası ne?
Annemin gözlerini unuttum, dahası ne?
III
Önce umudumuzu aldılar elimizden
Çaldılar yarın kokan türküyü dilimizden
Nefes almak, yaşamak değildi, öğrettiler
Kalbim kötüyü bilmez; cahildi, öğrettiler.
Kötülüğe iyiyi gösterip el ettiler
Aynı anadan doğma kardeşi el ettiler
Nerede, kervanların duraksasığı kuyu
Karanlıklar mı yuttu karıncadaki suyu
Zindan ve gül bahçesi, taht ve ateş bir gibi
Kuyu cennet bahçesi, saraylar kabir gibi
Rahmetin nispetinde zerre değil günahım
Kirlenen kalbimize, merhamet ver Allahım
Kirlenen kalbimize hidayet ver Allahım
İsmail Uysal
Kayıt Tarihi : 28.8.2022 01:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!