‘‘Bilen bilir, pırlantanın kıymetin
Bilmeyene cam görünür, cam gelir! ...’’
Seni bilmez, seni görmez, seni duymaz yüreğim
Sen ağla da Kanlı Kerkük, ben günahkar güleyim!
Gece bitmez, seher gelmez, gün ışımaz kim demiş?
Kim demiş ki ‘‘Bu yaralar, iflah olmaz’’ bileyim!
Güneşi görmeyen gözler ne bilsin?
Ne bilsin ışığın, buzda raksını...
Kerkük, bir türküdür dudaklarımda
Almış yüreğine, Türk’ün Harsını! ...
Hayın olur, ekinime el orağın çalması
Ağlar başak, gözyaşları tane tane dökülür
Böldüm soframdaki sıcak somunu
Her parçadan sıcak bir ‘‘Ah’’ dökülür! ...
Seni bilmez, seni görmez, seni duymaz yüreğim
Sen ağla da Kanlı Kerkük, ben günahkâr güleyim!
Gün gelir, üstüne düşer de Bayrak
Üstüne ansızın.. lakin, neyleyim! ...
Kayıt Tarihi : 10.10.2005 15:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!