Eskimiş solmuş bir fotoğraf,siyah birde beyaz.Kalabalıklar içinde yalnız küçük bir kız,mazlum,garip,boynubükük…
Yüzüne sonradan yapıştırılmış gibi emanet,iki saniyelik donuk bir tebessüm.Eskimiş bir çift pabuç,yazında,kışında giyilenden.Sıkı sıkıya sarmış ayaklarını.Ve içinde rengi belli olmayan bir çorap.Üstünde bir elbise; eskitemediği belkide yeni halini hiç bilmediği solmuş,buruşmuş ha varmış ha yokmuş…
Saçları ve o saçları; yüksek kayalıklardan aşağı düşen su gibi hoyrat,Heyhat! Yarınlara umutla bakmak yerine,yaşamdan bir rol çalmak yerine olabildiğince kendi,olabildiğince yalnız olabildiğince mahzun.yosun mu yosun gözleri…
Sanki hiç renkli bir fotoğrafta o güzelim yosun gözlerinin gözükmeyeceğini bilircesine donuk,puslu,siyah beyaz bir karede inadına yeşil gözleri…
Kaşları; bir noktadan öbürüne giderken avcıların başını döndüren bir yay misali,birbirlerine hiç kavuşamayan Ferhat ile Şirin misali,Kerem ile Aslı yan yana dururken kavuşamayan birbirlerine hasret kaşları.Ölümden hep uzak gibi gözükür çocukların bu yaşları.Küçük bir kız çocuğu mazlum,garip,boynu bükük…
Kirpikleri hep nemli,ne oyuncağı olmadığından nede o olmayan oyuncağı elinden alındığından,ondan bundan,beklide yarınlarından…
Herkes çekip gider nihayetinde bu fotoğrafların ardından.
Ve sende gittin annem!
O’ndaydın,O’na gittin.Öyleyse bu gidiş değil.O’ndalığın farkında olana ölmek iş değil.Kerem misali Aslına rücu eden,sureti Hak’tan görünenler! İnsanlar doğar,kimi siyah beyaz kimi renkli ve rötuşlu fotoğraf çektirirler.Kimide anasına,babasına vay ne çektirirler.Kimide karadan denize gemiler çektirirler.Sonra çekip giderler.O’ndan gelir,O’na giderler.Geride birkaç fotoğraf,birkaç anı kalır.İki damla gözyaşı…
Kayıt Tarihi : 10.11.2011 21:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)