Kendinizi izler misiniz?. - Garip Çoban

Kendinizi izler misiniz?.. - Garip Çoban

Bilinmeyen yıldızlardan kor ufalır gönlü dua'da olanlara Şems vakti.
O zaman sonsuz bir sır coşturur aşkla yola çıkana.
Karların eridiği ilkbaharda kardelenlere bir sor.
Aşkın nasıl olduğunu.
Şahitlik için ve aşk için düğün şarabıdır maşuka eriyen k/ar suları.

Takdir edilen bir v/akit vardır.
Es-Sabur diyenlere takdir edilen işittiğinde rızıklandırılanların sustuğu şeydir Aşk.
Rahat ve bolluk içinde yetiştirilenlere gıptayla bakar yalnızlık.
Oysa sevginin evine gidenler için fakirlik yüreğine hapseder sabır ve sebat göstereni dua'da.

Uykunun uyandığı dualar v/ardır.
Semavatin kapılarının açıldığında gel gönül uyan.
Her şey bu yoldan geçmektedir çoban yıldızına.
Engin gönül alevlendiğinde, yeşillikler içinde yemişler saklar gibi şaklamalı sevgi(li)yi.

Şems vakti dua'yla deli gibi merak ettiğim kitaba başlıyorum insandaki gönlü lütfeyle Ya Rabbim.

O'nu mutlaka takip edeceğim dediğim. Kıbleye duran dua'daki engin, garip gönüllerle karşılaşmalı gönül.
Ameli faydalı olanla, zararı olan arasındaki farkı farkedenlerin işidir aşk.

Yalnızlıkta yok olmamak için.
Sevgi(li)nin Ol hükmünde olmasını muraddır niyetimiz.
İkra'nın ikramına ermektir dua'da niyazımız.

Su t/aşkını bir damladır.
Konuşulacak hiç bir şey kalmadığında sele dönüşür.
Herkes hayal kurabilir ama herkes hedefine ulaşamaz.
Geminin tek kaptanı v/ardır.
Gerisi dalgalara kapılıp yok oluyor.
Teslim olan oluyor.

Ağız s/özün fırını, ateş edebi, kalpte kabıdır.

Kendi peşinden ayrılmayanlar için geçerlidir bu s/öz.
Kaç karanlık odada yaşıyorsa insan.
Düşüne o kadar sular akar.
Bir şeyler söylemeyecek kadar olamadıysa su taşkını olur.
Seller bastığında orada neler görünürde o halde olur.
Yada sadece önemini ortaya koyacak yaşayamadıkları.

Tan ağartısında merhaba çığlığı kopartacak yüreğin.
Ah kara bahtım ah!..
Ol demine hayran olduğum kurumuş dudak uçlarında ol deminde dua.

Ne kurumuş değnek yeşerecek.
Ne de kadın doğruya koşacak.
Gittikçe kararmada insan yüreği insanda.
S/özlerin g/özlüyor duadaki mavimsi ufuğunda güneşin yorulmuş gözü.

İlkbahar gelip gitmede insan insana gitmeden.
Anıların sisleri içinde kalmış ademle Havva.
Susmada uzaklar sevgiyle konuşamayan yüreklerde.

?Hakkını helal etmeyen ne çok ecdadın kabirtaşları var.?
?Ve ölüm süründürmeden öldürmüyor, halleri kendilerine yazık eden tövbesiz nesilleri.?

Dur ve yavaş yavaş düşün, toprağın derinliğinde ufalıyor dağılıyor Ademoğlu.
Düşüncenin kovanı dua şems vaktine çekiyor seni.
Oysa sen nerdesin!..
Güneşin s/özlerinin zamanını biliyor nefsin tuzağının izinden olan yanın.
Surette çoğalıyor insan sevgide durmaksızın.

Kar yağdığı zaman.
Sanki gökyüzü yağmurun üzgünlüğünü örtmeye kalkar.
Unutulmuş renkler, gökteki dualara çağırıyor zamanı emanet bilenleri
Özlenen vakitlerde özler el-Halil olan yıldızlar dağıldığında sevenini.

Dem bu demdir!.
Yüreği yananlar sünneti seniyeye sarılanlar için sahurda dua nazlı bir güldür.
Hadi gülümse sana gökler ve yerler arasındaki nurlardan gelen selamlar v/ardır.
Dem bu demdir!..
Ve Aleykümselam ya Rasullullah diyen O'nun sevgisinden nasiplenir.
Hayretler g/örmek isteyen surete değil. Şems vakti, huu çeken kuşlara hayret etmeli.

Ey yol arayan kişi, sendeki beni ne yapacaksın.
Her halde başka bir surete bürüneceksin. Kim dünyaya gönül verdi dünyada kalır.
Devr-i alemde masal ağacından bir bütünün parçasına yabancı misafirdir insan.

Yârim gitti diye yürek dağlayan ne çok cümle var.
Oysa yâri bulan bir kelimenin peşinde garip yanım.
Saçlarını taramaz yolarda yolar insan yaratamıyacağı güzelliği.
Hakkın huzurunda dertli dertli bakan gelincik misin?..

Anladıklarıyla amel edenlerdensen aşk hep okumaya gelir şems vakti sorduğun en hayırlı soruları okumaya.
Derde çare aramaktan mutsuz olan, sevgisinde karşılıksız değildir.

El - Cebbar olanın sevgisinde yoktan var olduğunu anlamalısın.
Sümbüller, menekşeler, laleler, güllerden daha güzel zikrin yoksa meczup hep cezb eder mananı.

(Y.ed)